Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Bilahare kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sonra, Sonradan, Daha Sonra, Sonraları
- Müstevi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düz
- Yarılmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Patlamak
- Fehamet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değer
- Ambalajcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sarıtçı
- Gözlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Araştırmak, Beklemek, Gözetlemek, İncelemek, İzlemek, Kollamak, Korumak, Müşahede Etmek, Tarassut Etmek, İntizar Etmek
- Bu Vakit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Derken
- Farsça kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acemce
- Elbet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Elbette
- Façalı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gösterişli
- Zeng Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Telefon Etmek
- İlim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayrıntı, Bilim, Nitelik, Özellik
- Aramak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Araştırmak, Yoklamak, Aktarmak, Bakmak, Beklemek, Özlemek
- Tat Alma Organı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dil
- İmtizaç Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağdaşmak, Uyuşmak
- Satıh kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üzeri, Yüz, Yüzey
- İtibarsız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değersiz, Kalleş, Kaypak
- Çabucacık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çabucak
- Revzen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pencere
- Gürbüz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güçlü, Muhkem, Sağlam
- Yakın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beri, Benzeyen, Andıran, Yaklaşan, Dip dibe, Akraba, Dost, Arkadaş, Uzak Olmayan, Doğru
- Yaklaşık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşağı Yukarı, Ortalama, Tahminen, Takribî
- Terennüm Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şakımak
- Ürkek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekingen, Korkak
- Kabala kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Toptan
- Yatak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Döşek, Denk, Mecra, Şilte
- Tutuk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekingen, Durgun, Kapalı, Kesik, Sıkılgan, Tutuklu, Utangaç
- Gereklilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hacet, Lüzum, Zaruret
- Mütefekkir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşünür, Düşünücü
- İnceleme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tetkik
- Yanıltmaca kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mugalata
- Ağzı Bozuk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Küfürbaz
- Uyumlu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ahenkli, Ritmik
- Taksim Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bölmek, Bölüşmek
- Yenmiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muzaffer, Yenik
- Muahharen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sonradan
- Zan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sanı, Güman
- Parlamaz Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sönmek
- Tedarik Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bulmak, Sağlamak, Temin Etmek
- Başyapıt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şaheser
- Sentetik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bileşik, Yapay, Bileşimsel
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü