Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Bedbaht Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üzmek
- Kabzımal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Komisyoncu
- Büyükbaş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karamal
- Yolsuz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uygunsuz, Yersiz
- Tün kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gece
- Müddetsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Süresiz
- Aforizma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özdeyiş
- Katre kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Damla
- İlişkin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ait, Bağlı, İlişik, Değişli, İlgili, Değgin, Merbut, Müteallik, Münasebettar
- Gözetim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Himaye, Nezaret
- Banlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Horoz Gibi Ötmek, Bağırmak, Haykırmak
- Revaç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değerlilik, Sürüm, Geçerlik
- Tasdik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Olumlu, Onay, Doğrulama, Onaylama, Onama
- Yıkanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çimmek
- Tespit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belirleme, Saptama
- Anestezi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Duyum Yitimi, Duyumsuzlaştırma
- Hava kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tenek, Atmosfer, Ambiyans, Ahvalruhiye, Âlem, Beste, Cazibe, Çevre, Durum, Eda, Esinti, Esir, Gökyüzü, Keyif, Muhit, Ortam, Tarz
- Bungunluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıkıntı
- Tüyo kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kopya
- Birkaç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Az, Az Sayıda, Çok Olmayan, Bir Niçe
- Kasıntı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dikbaş, Gurur, Kurum, Tekebbürlü
- Veraset kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kalıtım, İrsiyet
- Parasal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mali
- Alakadar Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlgilenmek
- Eşdeğer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muadil
- Show kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gösteri
- Saklamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muhafaza Etmek, Örtbas Etmek, Gizlemek, Saklı Tutmak, Alıkoymak, Ayırmak, Bırakmak, Esirgemek, Gizletmek, Kaldırmak, Korumak, Örtmek, Tutmak
- Basiret kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öngörü, Sezi
- Ziyaret kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görüşme, Yatır, Türbe, Görme, Göret, Görüş
- Bari kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Keşke
- Yarmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açmak, Dilmek
- Yâr kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sevgili, Dost, Tanıdık, Yardımcı
- Başsız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Reissiz, Amirsiz, Öndersiz, Lidersiz, Şefsiz
- Nemlenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaşarmak
- Ballıdarı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İncir
- Kanal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ark, Arna, Su Yolu, Hat
- Salyangoz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sümüklü Böcek, İlbiz
- Güdü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saik
- Bir Araba kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fazla
- Menşur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nişancı
- Makaslama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kesme, Kısaltma
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü