Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Bandra ile ilgili kayıtlı bilgi bulunamadı!
- Tağşiş Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karıştırmak
- Sudan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Önemsiz, Saçma
- Gerçeklik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Asıl, Gerçek, Hakikat
- Yönlü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uygun, Raci, Müteveccih
- Kısaltarak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kısa
- Hahiş Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yakarmak
- Eriyik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mahlul
- Tasdik Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Onaylamak
- Pikap kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Plakçalar, Kamyonet
- İmparatorluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlhanlık
- Makbuz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alındı, Fiş, Kabız, Alıt
- Şaşkaloz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şaşı, Şaşkın
- Etkime kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tesir
- Ay kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kamer, Mah
- Çıncalık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Elektronik
- Kanaatlendirici kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tatminkâr
- Hayıflanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acınmak, Üzülmek, Esef Etmek
- Gelme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Göçmen
- Spesiyalite kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özel Yemek, Özellik
- Lokalanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Böbürlenmek, Övünmek
- Hatırlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anımsamak, Anmak, Bilmek, Bulmak, Çıkarmak, Dönmek
- Ağızlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Huni
- İfrite kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cadaloz
- Tek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bir, Biricik, Birlik, Hiç, Hiçbir, Salt, Sessiz, Tekil, Tenha, Uslu, Vahit, Yegâne, Yalnız, Yalnızca, Sadece
- Öfkeli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hırslı, Kızgın
- Mineral Suyu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Maden Suyu
- Makta kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kesit
- Parlama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Feveran
- Sinagog kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Havra
- Cibilliyetsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Soysuz
- Tırtık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çentik
- Müheyya kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hazır
- Telef Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ölmek
- Beti kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şekil, Biçim
- Dökmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akıtmak, Açıklamak, Açığa Vurmak, Bırakmak, Boşaltmak, Düşürmek, Harcamak, İfşa Etmek, Kullanmak, Ödemek, Saçmak, Salmak, Sarf Etmek, Serpmek, Söylemek, Taşımak, Yakmak
- Karıştırıcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozguncu, Mikser, Müfsit
- Cümle kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tümce, Dizge, Sistem, Bütün, Hep, Herkes, Cemi, Sözcük Dizisi
- Merasimsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sade, Yalın
- Yetişmiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Olgun, Yetişkin
- Teadi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yağılık
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü