Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Bandıra kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sancak
- Çentmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kertmek
- Defin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gömme
- Haymana kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tembel
- Anamal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sermaye, Kapital
- Koyun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kucak
- Seçim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tercih, Yeğleme, Saylav, Seçki
- Demirli Beton kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Betonarme
- İdentik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özdeş
- Sarmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Almak, Boğmak, Bürümek, Çekmek, Çevirmek, Dolamak, Hücum Etmek, İhata Etmek, Kaplamak, Kucaklamak, Kuşatmak, Örtmek, Saldırmak, Tutmak
- Grup kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Camia, Deste, Hizip, Kol, Küme, Öbek, Saf, Set, Takım, Zümre, Ekip, Türküm, Topluluk
- İlbiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Salyangoz, Sümüklü Böcek
- Eğleşik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mukim
- Cengâver kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Savaşçı, Cenkçi, Savaşkan, Vuruşkan
- İktiza Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gerekmek
- Hırs kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açgözlülük, Tamah, Ateş, Harislik, Hınç, Öfke, Soğumsuzluk, Aşırı Tutku, Kızgınlık
- Kocabaşı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muhtar
- Dakikasında kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çabucak
- Merdiven kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Basıncak, Pilleken, Ağıncak
- Tasınlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tahmin Etmek
- Ocaklık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Baca, Mutfak, Ocak
- Ümük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boğaz, Gırtlak
- Uşaklık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rahim
- Uzatmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Atmak, Dayamak, Germek, Göndermek, Oyalamak, Uzatmak, Vermek, Temdit Etmek
- Atom Çekirdeği kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekirdek
- Bağlanma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İntisap
- Götürülmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gitmek
- Çıtırbom kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Türedi
- Habip kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sevgili, Sevilen
- Göçkün kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Göçebe
- İstihbar Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Duymak, Öğrenmek
- Başüstüne kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oldu
- Doygu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rızık
- Eziyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Azap, Sıkıntı, Zulüm, Üzgü
- Muahharen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sonradan
- Çalışır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Meşgul
- Espressivo kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Duygulu, İçten
- Dünürcü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dünür, Görücü
- Yönetici kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İdareci, Yöneten Kişi, Menajer, Rehber
- Tahrip kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yıkma, Yıkım, Bozma, Kırıp Dökme, Yıkımlama
- Ateş Balığı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sardalya
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü