Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Bırakıt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tereke, Miras
- Ebed kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bengi
- Rical kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büyükler, Erkekler, Orun Sahipleri
- Natürel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doğal
- Sakır Sakır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sürekli
- Serin Kanlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Soğukkanlı
- Köklü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kökten
- Sohbet Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Konuşmak
- Muteber kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değerli, Geçerli, Güvenilir, Saygın, Yalımlı, İnanılır
- Göt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dip, Kıç
- Alay Malay kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Birlikte, Gelişigüzel
- Seleksiyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Seçme
- Katlanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tahammül Etmek, Dayanmak, Çekmek, Dözmek, Götürmek, Hazmetmek, Kaldırmak, Taşımak, Yutmak
- Omurga kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Esas, Temel, Amudu Kari
- İbadethane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tapınak
- Rapor kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bildirge, Anlatım, İfade, Yazanak
- Sterilize kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arıtılmış
- Asar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yapıtlar, Yapılar, Eserler
- Perva kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Korku, Çekinme, Sakınma, Korku
- Yalınç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Basit, Kolay
- Despotluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İstibdat
- Varakpare kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mektup, Name
- Pesimist kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kötümser
- Zül kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alçaklık, Düşkünlük, Eclaflık, Rezillik
- Gıcır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yeni
- Duygun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Duygulu, Hassas
- Haricen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dıştan
- Tanıt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İspat, Beyyine, Delil
- Ödenek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karşılık, Tahsisat, Ayrıltı
- Sıkıt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Komprime; Düşük
- Küçüksemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İstisgar Etmek
- Buse kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öpücük, Öpüş, Öpme
- Merhum kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rahmetli
- Kesir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Küsur
- Hoşgörüsüz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Katı
- Götürmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taşımak, Nakletmek, Atmak, Çalmak, Dayanmak, İletmek, Katlanmak, Öldürmek, Sevk Etmek, Sökmek
- İrkilmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sarsılmak, Ürkmek
- Şıltak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mızıkçı
- Atfetme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İsnat
- Öncü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bayrak, Birinci, Kılavuz, Önder, Pişdar
- Lâkayt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aldırışsız, İlgisiz, Aldırmaz, Umursamaz, Kayıtsız
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü