Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Avratağız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kılıbık
- Basketbol kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çembertopu
- İkrar Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kabul Etmek, Söylemek
- Zevce kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eş, Karı, Hatun
- Hükümran kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Egemen
- Sayrımsamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hastalık Hastası Olmak, Temaruz Etmek
- İmam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Molla, Önder
- Çamaçar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İster İstemez
- İğdiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aktalanmış
- Irmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nehir
- Kılıf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gömlek
- Tedenni Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşmek, Gerilemek
- Özdeş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aynı, Bir Cür, Okşar
- Rehber kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Delil, Kılavuz, Önder, Yönetici
- Leffetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İçine Sokmak, İliştirmek
- Şaşkın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şaşırmış, Budala, Hindi, Sersem, Akılsız
- Jeodezi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yerölçüm
- Rantçı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Lüpçü, Getirimci
- Deyiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üslup, İfade, Tabir, Telaffuz
- Deniz Hırsızı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Korsan
- Teşkilatçı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Örgütçü
- Atılganlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cesaret
- Birgelik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı El Birliği
- İzzetüikbal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saygınlık
- Fotoğraf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kılık, Resim, Suret, Yaçın
- San kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mertebe, Şan, Şöhret, Unvan, Ün
- Buhar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Buğu
- Fasıl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bölüm, Devre, Dönem, Kısım, Koğ
- Yanardağ kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Volkan
- Bendegân kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kullar, Köleler
- Tahriş Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kurcalamak, Tırmalamak, Yakmak
- Fazıl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Erdemli
- Morto kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ölü
- Kamarot kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kamaracı
- Nal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Takav, Taka
- Sıkı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cimri, Dar, Katı, Sert, Tıkız, Yoğun, Zorlayıcı
- Tel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Lif, Makara
- Alet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Araç, Aygıt, Cihaz, Maşa
- Buzlanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Donmak
- Mahdutlaştırma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tahdit
- Çıkmaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dipsiz, Sonsuz, Sonuçsuz, Neticesiz, Sokak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü