Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Antitez kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karşı Sav
- Sanatkâr kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sanatçı, Ehil, Mahir, Usta, Zanaatkâr
- Dizi Film kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dizi
- Morto kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ölü
- Acar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Atılgan, Çevik, Enerjik, Cesur, Becerikli, Gözü Pek, Açıkgöz, Yeni
- Berk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Katı, Sert, Haşin, Sağlam, Rasin, Kıskıvrak, Tıkız
- Birincil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ana, En İlk
- Lodos kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güney, Boz Yel, Ak Yel
- Org kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Erganun
- Nüsha kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Baskı, Elyazması, Aynı, Benzer, Kopya, Reçete, Sayı, Suret
- Kısaca kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hülasa, Kısa
- Katletmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öldürmek
- Bazı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Birtakım, Kimi, Arada Bir, Ara Sıra, Kimi Zaman, Ayrım, Bazen
- Dupduru kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Berrak
- Sertlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Husumet, Şiddet
- Başsızlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anarşi
- Düstur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaide, Şiar, Genel Kural, Formül
- Mesafelik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aralık
- Uyuklama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şekerleme
- Irgat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rençber, Rençper
- Söve kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çerçeve
- Motifsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Örgesiz
- Rastlaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görmek, Karşılaşmak, Rast Gelmek
- Meydan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alan, Ortalık, Saha
- Kulumak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozulmak, Çıldırmak, Delirmek
- Tapasız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tıkaçsız
- Nezaret Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bakmak, Denetlemek
- Sürgü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dayak, Sürme, Tırkaz, Yuvak, Loğ
- Vandöz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Satıcı
- Didiklemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Araştırmak
- Yönetim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İdare, Dümen, El
- Özellik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çeşni, Hassa, Husus, Hususiyet, İlim
- Parıldamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gelişmek, Işıldamak, Parlamak, Yanmak, Yükselmek
- Valilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vilayet, İl, İlteberlik
- Salip kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Haç
- Azimli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kararlı
- Saraka kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alay, İstihza
- Demagog kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Halk Avcısı, Halk Dalkavuğu
- Şamatalı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gürültülü, Patırtılı
- Absürt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saçma, Anlamsız
- Karıştırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Araştırmak, Deşelemek, Deşmek, Dokunmak, Harmanlamak, İncelemek, Karmak, Katmak, Kurcalamak, Oynamak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü