Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Antant kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlaşma, Mutabakat
- Odur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İşte
- Randıman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mahsuldarlık, Verim, Ürün
- Cevval kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aktif, Faal, Divringi
- İntegral kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tümlev
- Mimari kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mimarlık, Yapı
- Sergüzeşt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Serüven, Macera
- Efendilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Usluluk, Terbiyelilik, Kibarlık, Ağırbaşlılık, Neciplik
- Yorumlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açıklamak, Yormak, Tefsir Etmek
- Dengeli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kararlı
- İskelet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıplak, Kuru, Kemik Çatısı, Teşrih
- Defansif kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Savunmalı
- Sahn kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Avlu
- Üren kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Döl, Nesil
- Dirilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Can
- Tavşan Yürekli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Korkak
- Şem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mum
- Satılmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geçmek, Gitmek
- Mevduat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Emanet, Yatırım
- Sersemlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sangılık
- Benzer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eş, Benzeri, Müşabih, Mümasil, Dublör, Benzeşim, Bir, Emsal, Kabil, Misal, Nüsha
- Cinnet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Delilik
- Durum kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pozisyon, Boyut, Gidiş, Hal, Hâl, Hatır, Hava, Hesap, Kalıp, Keyfiyet, Konum, Manzara, Mevki, Tavır, Vaziyet, Yağday, Yer, Davranış, Halütavır
- Koca kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Adam, Ağa, Bey, Büyük, Efendi, Er, Erkek, Eş, Geniş, İhtiyar, İri, Kişi, Kocaman, Moruk, Pir, Ulu, Yaşlı, Yüksek, Zevç
- Pek Az kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ender, Nadir
- Selen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilgi, Haber, Ses
- Küllenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Unutulmak, Yadırgamak
- Kele kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boğa, Tosun
- Haberleşme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İletişim, Muhabere
- Güçlük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zorluk, Engel, Meşakkat, Müşkül, Müşkülat, Pürüz, Sarp, Zahmet, Zor
- Endikatör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gösterge
- Antitez kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karşı Sav
- Yadsıma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnkâr
- Çimmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yıkanmak
- Çeşitli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değişik, Muhtelif, Türlü, Mütenevvi
- Kokoz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Züğürt
- Vüsat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Genişlik, Uzam
- Poligon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çokgen, Atış Alanı
- Yerinmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hayıflanmak, Acınmak, Teessüf Etmek, Pişman Olmak
- Şimşek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Parıltı
- Atkı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eşarp, Kaşkol
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü