Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Minnet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gönül Borcu, İç Yükümü
- Rençper kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çiftçi, Irgat, Gündelikçi, Eğner, Tarım İşçisi
- Tüyo kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kopya
- Yavuklu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sözlü, Nişanlı, İstekli, Namzet, Sevimli
- Kıstırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kapmak
- Ekincilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tarım, Ziraat
- Dayak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Destek, Dövme, Kötek, Mesnet, Rahle, Sopa, Sürgü, Vurma, Patak, Payanda
- Turistik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gezgincil
- Dükkâncı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Satıcı, Bakkalcı, Esnaf
- Yad El kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gurbet
- Cerahatlenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İrinlenmek
- İnsanlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beşeriyet
- Hoppanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hoplamak
- Fena kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kötü, Zararlı, Tehlikeli, Yaman, Çok, Pis, Şer
- Kethüda kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kizir, Kahya
- Akıllıca kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doğru, Makul, Mantıklı
- Bulutsuz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açık, Berrak
- Güz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Payiz, Sonbahar, Hazan
- Meteor Taşı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gök Taşı
- Bacanak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arkadaş, Dost
- Tüketim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yoğaltım, İstihlak
- Sihir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büyü, Efsun
- Oldu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Evet, Tamam
- Terbiyesiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğitimsiz, Görgüsüz
- Gaddar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acımasız, Cani, Hınzır, İnsafsız, Kıyıcı, Merhametsiz
- Muhafaza Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beklemek, Korumak, Saklamak
- Rumuz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Simge, İşaret
- Salat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Namaz
- İaşe Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beslemek
- İştah kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yeme İsteği; İstek, Arzu
- Nara kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Haykırış, Bağırma
- Şişlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şiş
- Düzey kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Seviye
- Gündüz Feneri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zenci
- Çıngırdak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıngırak
- Etsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kuru, Sıska, Zayıf
- Fariza kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görev
- Onaylama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İcazet, Kabul, Tasdik, İzin
- Batıl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Temelsiz, Çürük, Boş Batır, Büğdül, Asılsız
- Dağılmış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozgun, Mahlul
- Beyyine kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Delil, Kanıt
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü