Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Anaç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İri, Kart, Kurnaz
- Kerim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Asil, Cömert, Soylu, Eli Açık
- Sofa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gezinti, Hol
- Yâren kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arkadaş, Yakın Dost
- Bestekâr kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Besteci, Ezgici, Kompozitör
- Ermek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Erişmek, Kavuşmak, Yetişmek
- Ma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ve
- Haksızlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ülevsizlik, Mağduriyet
- Emniyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Asayiş, Emin Amanlık, Güven, Güvenlik, İtimat, İnanma, İnanç
- Nerttahta kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tavla
- Açıölçer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İletki, Gönyemetre
- Peygamberler kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Enbiya
- Avadanlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Demirbaş
- Soysal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uygar, Medeni
- Acilen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İvedilikle, Çabucak, Hemen
- Yarma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dövme, İrmik
- Bıngıldamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Titremek
- Ruhsuz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cansız, Güçsüz, Miskin
- Alçalma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşkünlük, Zillet, Zül
- Revak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üstü Örtülü; Kemer Iltı, Sundurma, Saçak Altı
- Bitirimhane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kumarhane
- Gücük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bodur, Kısa
- Konukçu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kılavuz, Mihmandar
- Dikdörtgen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzbucak
- Yayla kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Plato
- Akarca kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Küçük Akarsu, Kemik Veremi, Kaplıca, Fistül, Sürekli İşleyen Çıban
- Asrilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çağdaşlık, Çağcıllık
- Kırkmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kırpmak
- Alperen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Derviş, Mücahit
- Özel Olarak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özellikle, Hususen
- Vehimsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kuruntusuz
- Billurlaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kristalleşmek, Netlik Kazanmak, Tebellür Etmek
- Mükâfat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ödül, Prim, İkramiye
- Yaşa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaşasın
- Hünkâr kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Padişah
- Binnetice kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nihayet
- Demirkazık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kutup yıldızı
- Tomar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Küme, Rulo, Top, Topa, Yığın
- Şamatacı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gürültücü, Patırtıcı
- Denyo kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Budala, Emanet, Rehin, Sersem
- Çarpı İşareti kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vurma İşareti
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü