Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Akdar� ile ilgili kayıtlı bilgi bulunamadı!
- Bağban kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bahçıvan
- Ambulans kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cankurtaran
- Serkeşlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kafa Tutma
- Nakliyat Değişmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aktarma Yapmak
- Papatya kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çobanyastığı
- Iralamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karakterize Etmek
- Kaçmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayrılmak, Sızmak, Uzaklaşmak, Benzemek, Girmek, Kaçınmak, Kırmak, Koşmak, Sıvışmak, Tüymek, Yok Olmak, Firar Etmek
- Cılav kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dizgin
- Canlanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İyileşmek, Kendine Gelmek, Kıpırdanmak, Depreşmek
- Mana kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlam
- Abuklamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saçmalamak
- Beyzade kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bey Oğlu, Soylu Kimse, Nazlı Kimse
- Müteessir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Etkilenmiş, Üzülmüş, Üzüntülü, Etkilenen, Yerinmiş, Acımış
- Dehşet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Korku, Yılgı, Olağanüstü, Ürküntü, Yılın
- Misafirperver kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Konuksever
- Sayfiye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yazlık, Yazlak
- İzole kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yalıtılmış
- Yararsız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beyhude, Boş, Çöp, Eğreti, Faydasız, Gereksiz, Kısır, Nafile
- Hilafsız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kuşkusuz
- Tutam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hisse
- Sıkınmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zorlamak
- Etanol kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alkol
- Hanedan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hanlık, Sülale, Büyük Aile
- Toplanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şişmanlamak, Üşüşmek, Yığılmak
- Saplantı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fikrisabit, Sabit Fikir, İdefiks
- İstikrarsız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dengesiz
- Sadme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çarpışma, Sarsıntı, Tokuşma, Vurma
- Debelenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çabalamak, Çırpınmak, Kımıldamak, Tepinmek
- İşar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bildirme
- Tebşir Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müjdelemek
- Dideban kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bekçi, Gözcü, Nöbetçi
- Azimli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kararlı
- Seviyesiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzeysiz, Bayağı
- İşten Kaçmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaytarmak
- Önyargı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Peşin Hüküm (önyargı >> doğrusu >> ön yargı)
- Ur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dert, Şiş, Tümör, Yenitüreme
- Baştan Aşağı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tamamen
- Çalışkan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hamarat, Becerikli, İşgüzarlık, Aktif, Faal
- Kazaen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kazara
- Söz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alay, Güfte, Kelam, Kelime, Laf, Lafız, Lakırdı, Lakırtı, Lügat, Nazire, Nutuk, Söylenti, Sözcük
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü