Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Mal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Meta, Emtia, Bayağı, Sığır, Esrar, Orospu, Varlık
- Sökün Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıkagelmek, Art Arda Gelmek
- Hafıza kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bellek, Hatır, Yaddaş, Anlak
- Bey Soylu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Asil
- Gülistan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güllük
- Teklifsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Önerisiz, Laubali
- Oran kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nicelik, Nispet, Orantı, Tahmin, Tartı, Tenasüp, Tasın
- Bonjur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Günaydın
- Sanık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zanlı, Günahkâr, Taksirkâr, Maznun
- Kıstırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kapmak
- İnkişaf Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gelişmek, Kalkınmak
- Lazım Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gerekmek
- Levazım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gereç, Araç
- Kutlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kutlulamak, Tebrik Etmek
- Akaç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Su Yolu, Dren, Ark
- İnanan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mümin
- Yekpare kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bütün, Tek Parça
- Pisboğaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Obur
- Yirik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yırtık
- Hengâme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gürültü, Kavga, Patırtı, Velvele
- Kavi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dayanıklı, Güçlü, Zorlu
- Çarpış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Darbe
- Zor kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güç, Güçlükle, Sıkıntı, Güçlük, Rahatsızlık, Yüküm, Mecburiyet, Baskı, Çetin, Kıyın, Cebir, Emekli, Kuvvet, Müşkül, Sıkıntı, Yaş, Zorla
- Mehzur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sakınca
- Ağı Otu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Baldıran
- Veçhe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Semt, Taraf, Yön
- Razılık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İcabet
- Akademi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yüksekokul
- Neşvünema kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gelişme
- Cenabet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cünüp, Taharetsizlik
- Bağıt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akit, Sözleşme
- Santimantalite kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İçtenlik
- Vestiyer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Askılık
- Çobanyastığı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Papatya
- Etkin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aktif, Hareketli, Faal, İşleyen, Çalışan, Fail
- Tevekkeli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boşuna, Nedensiz, Boş Yere, Amaçsız
- Şebnem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çiy
- Gündüz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gün
- Asamble kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kurul, Meclis
- Kıl Payı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Neredeyse
- Terapi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sağaltım, Tedavi
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü