Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Şualamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Işınlamak
- Müşahede Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gözlemek, Tarassut Etmek
- Muntazır Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beklemek, Gözlemek
- Mana kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlam
- Kovan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arı Peteği, Arı Teknesi, Yayık
- Hit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gözde
- Kıstırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kapmak
- İstihza kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alay, Alay Etme, Eğlenme
- Nasihat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öğüt
- Palavra kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uydurma, Yalan Söz, Balon, Yalan Danışma
- Evsemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özlemek
- Suç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cürüm, Hata, Kabahat
- Cevap kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yanıt, Tepki, Karşılık
- Bundan Sonra kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Artık
- Katarsis kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arınma
- Sezi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sezgi
- Otonom kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özerk
- Cezbe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Coşku
- Derebeyi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zorba
- Peşkeş Çekmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Peşkeş Etmek
- Kafası Küflü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gerici
- İnfilak Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Patlamak
- Mukallit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yansıcı, Taklitçi
- Kapkaççı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alelade, Üstünkörü
- Nasip Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Elvermek, Kavuşmak, Ulaşmak
- Kozgalan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İsyan, Başkaldırı
- Alkım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ebekuşağı, Eleğimsağma, Gökkuşağı, Alaimisema, Kavsi Kuzah
- Melahatli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şirin
- Zendost kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zampara
- Antik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eski, Eskil, Antika
- Aytışmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Atışmak, Tartışmak, Münakaşa Etmek
- Dolamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sarmak
- Merhale kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşama, Basamak, Derece, Konak, Menzil, Safha, Evre
- Tutya kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çinko, Sürme
- Mahkeme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yargıevi, Yargı Yeri, Duruşma
- Düşman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hasım, Yağı
- Beter kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kötü, Berbat, Daha Kötü, Çok kötü
- Ufak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Küçük, Mikro
- Nakız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozma
- Tüze kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Adalet, Hukuk
- Terbiyevi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğitsel
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü