Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Şehremaneti kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belediye
- Köy Muhtarı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muhtar
- Dilek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İstek, Arzu, Murat, Temenni, Talep, İrade, Rica
- Arkalamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Korumak, Arkasına Almak, Yüklenmek, Müzaheret etmek
- Şüheda kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şehitler
- Kocakarı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anne
- Aşıkmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acele Etmek, Telesmek
- Berhayat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Canlı, Yaşayan
- Sonuçsuz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hava, Kısır
- Gıyaben kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arkasından, Uzaktan, Yokken, Ardelek, Görmeden
- Fikri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşünsel
- Foya kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kusur, Açık, Fırıldak, Hile, Kelek
- Artağan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Verimli, Artımlı, Bereketli
- Tekvin Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaratmak
- Tekdüze kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kuru, Yeknesak, Monoton
- Küskün kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dargın, Gücenik, Muğber
- İster kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gerek, İcap, Lüzum
- Asileşmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başkaldırmak, İsyan Etmek
- Darmadağınık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karmakarışık
- Gladyatör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dövüşçü
- İmam Suyu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rakı
- Zevkli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hoş, Güzel, Beğenili, Leziz, Meraklı
- Tesahup Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Benimsemek
- Tecahül kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilmezlenme
- Niye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Neden, Niçin
- Kırçıllanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağarmak
- Hırçın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Huysuz, Aksi, Sert, Ters
- Vakıf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilen, Farkında Olan
- Rahat Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dinlenmek
- Yer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mahal, Mekân, Orun, Alan, Arazi, Arsa, Arz, Belde, Bucak, Durum, Dünya, Görev, İz, Konum, Makam, Mevki, Mevzi, Nokta, Önem, Taraf, Ülke, Vaziyet, Yan, Zemin
- İhtiyar Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaşlanmak
- Tarifli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tanımlı
- Pompalamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Körüklemek
- Hatun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bayan, Eş, Hanım, Kadın, Zevce
- Gazaplandırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kızdırmak
- Şaibe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayıp, Güman, Hile, Kir, Kusur, Leke, Şüphe
- Peylemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ismarlamak, Sağlamak, Temin Etmek
- Orijinalite kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özgünlük
- Terfi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yükselme
- Ahmaklık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bönlük, Hamakat
- Mangal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Közlük, Korluk
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü