Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Şahsi İş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dosya
- İflas kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Batma, Batkı, Fiyasko
- Götürge kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Asansör
- Yetkin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kâmil, Mükemmel, Olgun, Tam
- Söz Gelimi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mesela, Meselen, Söz Gelişi
- Mukayese kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kıyaslama, Karşılaştırma, Kıyas, Ölçüştürme, Oranlama
- Omurilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nuhal Şevki, Murdar İlik
- Katman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kat, Tabaka
- Karartmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yakmak
- Parlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Parıldamak, Şahlanmak, Şıkırdamak, Yanmak
- Tembih kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İkaz, Uyarı, Uyarma, Öğüt, Uyandırma, Ismarlama, Anımsatma
- Anahtarcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çilingir
- Grip kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Paçavra Hastalığı, Enflüanza
- Zevzek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tatsız, Saygısız, Geveze
- Tuzağa Düşürmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aldatmak
- Dünen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dün
- Konuş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Konum
- Sorun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dava, Dert, İş, Mesele, Problem, Sıkıntı, Durum
- Yukaç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Semer
- Temaşa Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bakmak, Seyretmek
- Araştırma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muayene, Tetkik
- Kösemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dilemek; Gıpta Etmek
- Taklitçi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yansıcı, Maymun, Mukallit
- İdmansız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acemi, Ham
- Kuldur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çapulcu, Eşkıya, Harami, Haydut, Şaki
- Başkaldırıcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Asi
- Eşkâl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şekil, Biçim, Görünüş, Kılık
- Seyyah kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gezmen, Gezgin, Turist
- Yüznumara kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hela, Tuvalet, Abdesthane, Ayakyolu
- Düzenci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çakal, Düzenbaz, Oyunbaz, Oyuncu, Hileci
- Telin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Lanet okuma, Lanetleme, Kargıma, Kargış, İlenme
- Essah kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doğru, Gerçek, Sahi
- Hatip kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Konuşmacı, Aytaç, Natık
- Tasvip kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Onama, Onaylama
- Müstebit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zorba
- Vıyıldamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vınlamak
- Yandırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yakmak
- Fazlalaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Artmak, Çoğalmak
- Fotosel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Işıkgözü
- Tavşan Yürekli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Korkak
- Talihli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şanslı, Kaderli, Kısmetli
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü