Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
İlk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Birinci, Evvelki, Önceki, Evvel, Ön
- Atamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tayin Etmek, Kaldırmak
- Öbürü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başkası, Diğeri, Öteki, Özgesi
- Müsteşar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bakan Yardımcısı, Yönetken
- Pelerin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğindirik, Sırtlık, Harmani
- Tavzih Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açıklamak
- Sadaret kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başbakanlık
- Birgelik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı El Birliği
- Katran kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zift
- Vazifeli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görevli
- Dayandırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kesmek
- Saklanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sinmek
- Teknik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yol, Yordam, Yöntem, Uygulayım
- İp Ucu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Delil, Kelepin Ucu
- Kıvam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Koyuluk, Tav, Yoğunluk
- Kırpma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Makas
- Belkili kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İhtimalî, Muhtemel
- Minimal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Asgari
- Gezmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Seyran Etmek, Dolaşmak, Başvurmak, Bulunmak, Dolanmak, Gitmek, Görmek, Yürümek
- Natuk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Söylevci
- Sonsuza Dek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ebediyen
- Araz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belirti, İlinek, Bulgu, Semptom
- Lafazan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geveze, Zevzek, Çaçaron
- Başkent kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başşehir, Payitaht
- Dizi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzüm, Kol, Saf, Seri, Sıra
- Parlamenter kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Milletvekili
- Elulağı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yardımcı, Yamak
- Adlı Sanlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ünlü
- Yanlışlıkla kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilmeden, Kazara, Sehven
- Hakem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yargıcı, Yargıç
- Yakınlar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Etraf
- Şelâle kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çağlayan, Çavlan
- Fek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayırma, Bozma
- Ermek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Erişmek, Kavuşmak, Yetişmek
- Kırgavul kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sülün
- Dördül kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kare, Murabba, Rubai
- Himayecilik Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kayırmak
- Dirimlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gelir, Sağlık
- Atmosfer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Buğuyuvar, Gazyuvarı, Havayuvarı, Hava
- Yanka kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Film
- Bungunluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıkıntı
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü