Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Üçteker kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Triportör
- İclas kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Celse, İçtima, Meclis, Oturum
- Sulta kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yetke, Otorite
- Minval kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Biçim, Tarz, Yol
- Örtüsüz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açık
- Tefriş Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Döşemek
- Saygı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekinmek, Hürmet, İhtiram
- Eğlek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Han, Konak
- Bakliye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Baklagiller
- Kabza kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tutak, Sap
- Ajur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Antika
- Harç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Katışık, Mahlul, Masraf
- Şekerrenk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Soğuk
- Hulul kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gelme
- Batık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mağruk, Gamze
- Müphem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belirsiz, Kapalı, Örtülü
- Sıkıcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İç Sıkan, Tedirgin Eden
- Tırtık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çentik
- Evcil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ehlî, Ehlileşmiş Hayvan, Yerli
- Nekahet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Durgunluk, Sayrılık Ertesi, İyisellik, İyileşme Dönemi
- Bir Örnek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yeknesak
- Alet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Araç, Aygıt, Cihaz, Maşa
- Hâlet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Durum, Hal
- Büyüteç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büyütücü, Lup, Pertavsız
- Ermek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Erişmek, Kavuşmak, Yetişmek
- Deprem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hareket, Sarsıntı, Zelzele, Zerzele, Yer Sarsıntısı
- Muvazi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Paralel
- Elçilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sefaret
- Geri Kalmış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geri
- Tane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Adet, Kıta, Parça
- Kırmızılaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kızarmak
- Müzik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çalgı, Musiki
- Gani kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bol, Çok, Varlıklı, Zengin
- Telif Hakkı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Telif
- Tiryaki kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağımlı, Vazgeçemeyen
- Revalüasyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değer Artırma
- İnsan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Can, Fert, Adam, Beşer, İn, İnsanoğlu, İsim, Kişi, Ölümlü, Sima
- Asmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tutturmak, Sarkıtmak, Sallandırmak, Takmak, Boş Vermek, Ertelemek, Bırakmak, İdam Etmek, Çekmek
- Topless kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üstsüz
- Cansiperane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Canını Verircesine, Özveriyle
- İbadetgâh kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tapınak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü