Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Öte kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çok, O Taraf, Üst
- Kut kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bereket, Mutluluk, Uğur, Mut, Saadet
- Satkınlık Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gammazlamak
- Tapu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belgit
- Kıskançlık Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kıskanmak
- Makbul kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beğenilen, Geçer, Geçerli, Hoşa Giden, Hoş Karşılanan, Beğenik
- Yülüme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tıraş
- Ferahlanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rahatlamak
- Kahve Parası kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bahşiş
- Ayrı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Irak, Yalnız, Tek, Tek Başına, Benzemeyen, Başka Türlü, Başka
- İgrofobi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teril Ürküsü
- Cesim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büyük, İri, Kocaman
- Cerrar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekici, Dilenci
- Tahril kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çizgi
- Buzulkuşu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Diuca Speculifera
- Mut kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mutluluk, Saadet
- Hain kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zararlı, Alçak, Hıyanet Eden, Kötücü
- Bismillah kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Besmele
- Mahcup Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ekşimek, Morarmak, Şişmek, Utanmak
- Batmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boğulmak, Gömülmek, Dalmak, İflas Etmek, Çökmek, Kaybolmak, Dokunmak, Gark Olmak, İncitmek, Kirlenmek, Sançmak, Yemek, Yok Olmak
- İnce Hastalık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Verem
- Acıklı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hazin, Trajik, Dramatik, Üzücü, Dokunaklı, Feci, Gussalı, Kederli
- Tefekkür Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşünmek
- Tasannu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yapmacık
- Namertlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alçaklık
- Teorik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kuramsal
- Taşınma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Göç, Nakil
- Palyaço kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Soytarı, Oyunbaz, Telhek
- Vukuat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Olaylar, Ahvalat, Hadise, Olanlar, Olgular
- Aleniyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açıklık
- İstifçi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yığımcı
- Elit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Seçkin
- Çekinti kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tereddüt
- İlave kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Katma, Ekleme, Ulama, Ek
- Rast Gelmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rastlamak, Rastlaşmak
- Mebde kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Baş, Başlangıç, İlke, Kaynak, Kök
- Aksan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Söyleyiş, Vurgu
- Sandal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kayık
- İstek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arzu, Dilek, Emir, Gönül, Heves, İrade, Kasıt, Keyif, Meram, Murat, Rağbet, Rıza, Sevda, Şevk, Talep, Eğilim
- Klakson kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Korna
- Meteliksiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Züğürt
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü