Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Çommak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ezmek, Hezimete Uğratmak, Sindirmek, Yenmek
- Çip kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yonga
- Anonim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Adsız, Ortak
- Büzüşmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlişmek, Kırışmak
- Sıklaştırma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teksif
- Mutaassıp kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağnaz, Yobaz
- Gıcırtı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Protesto
- Mütevazı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alçak Gönüllü, Kurumsuz; Gösterişsiz
- Hiper kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşırı
- Öğrenimli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Okumuş
- Müfredat Programı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ders Programı
- Başlayış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Giriş
- Leksikoloji kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sözcükbilim
- Badire kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Felaket, Güçlük, Zorluk, Tehlikeli Durum
- Velev kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İster, İsterse, Eğer, Hatta, Velevki, Olsa Da
- Denk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müsavi, Beraber, Emsal, Tay, Yatak, Yorgan, Yük
- Orak Ayı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Temmuz
- Cümle kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tümce, Dizge, Sistem, Bütün, Hep, Herkes, Cemi, Sözcük Dizisi
- Küşümlenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaygılanmak, Kuşkulanmak
- Zayi Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaybetmek, Yitirmek
- İstem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arzu, Talep
- Ay Balta kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teber
- Kespetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kazanmak, Dinmek
- Hususi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özel, Spesiyal
- Duşaklamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kösteklemek
- Öbürü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başkası, Diğeri, Öteki, Özgesi
- Epidemi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Salgın
- Seçmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saylamak, Ayırmak, Bulmak, Görmek, Tanımak, Teşhis Etmek, Farklı Görmek, Üstün Görmek
- Nagehan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ansızın, Birdenbire
- Serdengeçti kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fedai
- Galip kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yenen, Üstün, Baskın, Üstün Gelen, Yenici
- Ayakkabı Çekeceği kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kerata
- Yakşı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İyi, Olur, Peki
- Çalapaça kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zorla Yürüterek, Sürükleye Sürükleye
- Belde kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şehir, Kasaba, Mekân, Yer, Çevre
- Leke kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kara, Karaltı, Kir, Pis, Şaibe
- Kanyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dar Ve Dolambaçlı Boğaz, Kapuz
- Feodal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Derebeylik
- Cevaplamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yanıtlamak
- Teist kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tanrıcı
- Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başlamak, Bulunmak, Çıkmak, Geçmek, Tamamlanmak, Yapmak, Yetişmek
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü