Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Artma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ziyade
- Yüze Gülmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yılışmak
- Deli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çılgın, Divane, Kaçık, Kuluduk, Mecnun, Düşkün, Coşkun, Azgın
- Finans kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mal, Para
- Lanse kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yansıtma, Tanıtma
- Tababet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sağaltmanlık, Hekimlik, Tıp
- Aşüfte kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oynak
- Öncü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bayrak, Birinci, Kılavuz, Önder, Pişdar
- Amir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Buyuran, Buyurucu, Üst, Baş
- Mutlak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağımsız, Kesin, Kesinlikle, Muhakkak, Salt, Saltık
- Miat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Süre
- Rehabilitasyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İyileştirme
- Karakteristik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kişiliksel, Özyapısal
- Gicişme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uyuz
- Dazlak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Daz, Kabak
- Sarkmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sallanmak, Uğramak
- Zabit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Subay
- Silahşor kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Savaşçı, Silah Eri
- İhmal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boşalma, Savsaklama, Dikkatsizlik, İtinasızlık, Lakayıtlık, Önem Vermeme
- Zilli Bebek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şakşakçı
- Yakalık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaka
- Valf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vana
- Spermatozoit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tohum
- Eksper kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayırtman, Bilir Kişi, Uzman
- Sarf Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dökmek, Harcamak, Kullanmak, Tüketmek
- Kalifikasyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nitelik
- Hayme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Asmalık
- Abdest kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vuzu
- Ense kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arka, Art, Dal
- Oval kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yumurtamsı, Söbe, Beyzi
- Hareket kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akım, Davranış, Deprem, Devinim, Eylem, Faaliyet, Fiil, Tutum, Yürürlük, Devinme, Kımıldanma, Yola Çıkma
- İs kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kurum, Sürme
- Ağlaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sızlanmak
- Uğrulamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çalmak
- Bertaraf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bir Yana, Şöyle Dursun
- Yağış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yağmur
- Pay Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bölüşmek, Paylaşmak, Üleşmek
- Sıfat Fiil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ortaç
- Fedakârlık Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vazgeçmek
- Dolaysız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilavasıta, Direkt, Doğrudan Doğruya
- Aşlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zahire
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü