Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Gicime ile ilgili kayıtlı bilgi bulunamadı!
- Rahatça kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rahat
- Gözaltı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nezaret
- Tom kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kubbe
- Talaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dalga, Kasırga
- Sevimli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Babacan, Can, Maskara, Munis, Şad, Şirin, Yavuklu, Sempatik
- Akdem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Önce
- Sırtçı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hamal
- Zikıymet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değerli, Kıymetli
- İstintak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kovuşturma, Sorgu, Sorgulama
- Klâs kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sınıf; Üstün Nitelikli, Üstün Yetenekli
- Çağırış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çağrı
- Menetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kadağan Etmek, Yasaklamak
- Bütün Bütüne kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tamamıyla
- Boyunca kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boyu veya Uzunluğu Kadar; Sürdüğü Zaman Kadar, Süresince
- Sirkat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çalma, Uğrulama, Hırsızlık
- Türemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ortaya Çıkmak, Oluşmak, Çoğalmak, Gelmek, Hasıl Olmak, Üremek
- Ankesör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kumbara
- Menfaat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıkar, Kâr, Yarar, Ası
- Uyum kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ahenk, Düzen, Geçim, İntibak, Mutabakat, Uygunluk
- Babacan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cana Yakın, Olgun, Kalender, Meşrep, Mihriban, Sevimli
- Erozyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşınma, Aşınım, İtikal
- Gerek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İcap, Lazım, Lüzum, Lüzumlu
- Temek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pencere
- Beliye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Keder, Tasa
- Büzüktaş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kafadar
- Barama Kurdu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İpek Böceği
- Hidrofor kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Subasar
- Çocukbilim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pedagoji
- Yargı Yeri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mahkeme
- Nakliyeci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taşımacı
- Kimyasal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kimyevi
- Tasarruf Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Artırmak, Tutmak
- Anavatan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anayurt
- Ata kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cet, Baba, Dede, Büyükbaba, Ata Baba, Ecdat, Peder
- Komisyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnceleme Kurulu, Alt Kurul, Encümen, Komite; Simsariye
- Kurmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşünmek, Hazırlamak, Sağlamak, Tasarlamak, Yapmak, Monte Etmek
- Lojik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mantık, Mantıklı
- Payizde kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güzün
- Nezir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Adak
- Çalkamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çalkalamak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü