Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Zırhsız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Savutsuz, Korunaksız
- Yolcu Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Göndermek
- Ekolojik Ortam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çevre
- Çalıştırıcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Koç, Antrenör
- Dedektif kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hafiye, Gizli Polis
- Üretmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oluşturmak, Yaratmak, Meydana Getirmek, Öndürmek, Çıkarmak, Yapmak
- Kâfi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yeterli, Bes, Yeter, Yetişir, Artık İstemez
- Akşam Ezanı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akşam
- Minimal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Asgari
- Abuk Subuk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlamsız, Saçma Sapan, Boş (Söz), Herze, Abuk Sabuk
- Devamsızlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Süreksizlik
- Meridyen Düzlemi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öğlen
- Galeyan Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Coşmak, Kaynamak
- Seme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ahmak, Sersem, Beceriksiz
- Nice kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaç, Çok, Birçok, Nasıl
- Hun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kan
- Hat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Biçim, Çizgi, Sınır, Yazı, Yol, Geçek, Kanal
- Musiki kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müzik
- Korse kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Lastik, Enli Kemer
- Eğretileme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İstiare
- Böyle kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şöylece, Gibi, Şekilde, Bunun Gibi, Bu Biçimde, Bu Yolda, Bu Çeşit
- Nefaset kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nefislik, Güzellik, Oflazlık
- Kıtipiyoz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bayağı, Değersiz, Kötü
- Dostane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dostça
- Sürümü Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geçmek
- Tıksırıklı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rahatsız
- Kesif kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kalın, Sık, Yoğun, Koyu, Saydam
- Karabulut kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıkıntı, Nimbus
- Kâmil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağırbaşlı, Mükemmel, Olgun, Erişkin, Yetkin, Eksiksiz, Ağır Başlı
- Ailevi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Maaile
- Sade kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ancak, Düz, Sadece, Yalın, Yalnız, Gösterişsiz, Şekersiz
- Sermek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yazmak
- Şerefli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Onurlu
- Pelteleşmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yumuşamak
- Gülünç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kepaze, Komik, Matrak, Tuhaf, Güldürücü
- Seci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nesir Kafiyesi, İç Uyak
- Tümbek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tümsek
- Ağıt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mersiye, Sagu
- Elbette kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şüphesiz, Kuşkusuz, Elbet, Nasıl, Nasılsa, Pekâlâ, Zahir, Herhalde
- Yaşlılar Yurdu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Huzurevi
- Şartlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Koşullu, Koşula Bağlı, Meşrut
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü