Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Zapt Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zorla Almak, Tutmak; Yazmak
- Bezen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bezek, Süs
- Argıt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geçit, Dağ Geçidi, Boğaz, Dağ Boğazı, Derbent
- Ayıklamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Temizlemek
- Şanjan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yanardöner
- Travma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vuruk, Sarsıntı
- Güzide kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Seçkin, Seçme, Seçilmiş
- Dikleşmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dikelmek
- Kanık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tokgözlü, Kanaatkar
- Mal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Meta, Emtia, Bayağı, Sığır, Esrar, Orospu, Varlık
- Lahit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mezar, Koytak
- Akut kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İleri
- Taksit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bölüt
- Mübalağa Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Abartmak, Artırmak
- Fenomen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Olgu, Görüngü, Olay
- Kavi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dayanıklı, Güçlü, Zorlu
- Dürtmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değmek, Dokunmak, Tahrik Etmek, Uyarmak
- Hâkimiyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Egemenlik, Hüküm
- Mükellefiyetli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yükümlü
- Okusuz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ümmi
- Saçalamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saçmak, Serpmek
- Göz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bakış, Bölüm, Çekmece, Delik, Görüş, Hane, Kaynak, Nazar, Oda, Ayn
- Bozulma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arıza, Tefessüh
- Arlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıkılgan, Utangaç
- Tasdikname kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tanıkbeti
- Uçarılık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sefahat
- Kıpkızıl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşırı, Koyu
- Kızdırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Isıtmak
- Ferde kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Top
- Cılav kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dizgin
- Ödül kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Armağan, Mükafat, Mükâfat
- Aydınlatılmış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Münevver
- Farklı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başka, Değişik
- Çıtkırıldım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değmedüşer, Küseğen
- Küsmüş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Küs
- Çözmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Halletmek, Kurtarmak, Açmak, Yeçmek
- Sevme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teveccüh
- Dilek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İstek, Arzu, Murat, Temenni, Talep, İrade, Rica
- Oğru kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hırsız
- Döşekçe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Minder, Şilte
- İbadet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tapınma, Ayin, Kült
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü