Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Tasdikname kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tanıkbeti
- Yakında kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geçenlerde, Şimdi
- Haymana kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tembel
- Kızılkuş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doğan
- Cevaplamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yanıtlamak
- Sünepe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kılıksız, Uyuşuk
- Pünez kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Raptiye
- Uzayadamı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kozmonot, Astronot
- Kavuşum kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İçtima
- Uzuv kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aza, Organ, Unsur, Üye
- Dişisel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şuh
- Likit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nakit, Sıvı, Akışkan
- Acımsı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dokunaklı
- Mevkute kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Periyodik
- Daha Güzel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yeğ
- Filan Falan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Falan Filan
- Nemsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rutubetsiz, Terilsiz
- Levye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kanırtmaç
- Önemsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cılız, Değersiz, Derme Çatma, İçi Boş, Ivır Zıvır, Küçük
- Müneccim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yıldızbilimci, Gökbilimci, Bilici, Falcı
- Makale kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yazı
- Söyleme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kelam
- Kabahat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Suç, Kusur, Hata, Töhmet
- Ortadan Kaldırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bertaraf Etmek
- Sırgavıl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anten
- Dertop kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bir Araya Getirilerek, Büzülerek
- Kazalı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tehlikeli
- Hoyrat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Lakayıt, Selikasız, Kaba, Kırıcı Ve Hırpalayıcı
- İzzet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büyüklük
- Tavış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ses, Ün
- Ekabir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büyükler, İleri Gelenler
- Sudager kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İş Adamı
- Sağlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sahip Olmak, Bulmak, Çıkarmak, Elde Etmek, Getirmek, Hazırlamak, Kurmak, Temin Etmek, Uydurmak
- Öz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Esas, Halis, Hakiki, Arı, Çay, Dere, Hamur, Hülasa, Kendi, Madde, Mahiyet, Ruh, Saf, Sonuç, Zat
- Yıldırak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şimşek, Parıldayıcı
- İntisap Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağlanmak, Girmek
- Hami kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gözeten, Koruyan, Koruyucu, Kayıran, Kayırıcı, Velinimet
- Buhar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Buğu
- Yaygara kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağırtı, Çığırtı, Ses, Şikayet
- Beş Altı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Biraz, Birkaç
- Palavra kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uydurma, Yalan Söz, Balon, Yalan Danışma
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü