Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Yanstmak ile ilgili kayıtlı bilgi bulunamadı!
- Küşade kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açık
- Eğleşme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İkamet
- Görüntülemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaratmak
- Koçan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özek
- Ayan Beyan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Besbelli, Apaçık, Açık Seçik Bir Biçimde
- Sahi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gerçek, Gerçekten, Doğru
- Anda kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tam
- Ev kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aile, Beyit, Dar, Hane, Konut, Mekân, Nesil, Ocak, Soy, Sülale
- Kontratak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karşı Akın, Karşı Saldırı
- Yabanlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kişilik
- Hava Gazı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Metan Gazı
- Razılık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İcabet
- Tevazukâr kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alçak Gönüllü
- Delta kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çatalağız
- Görmezlikten Gelmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görmezliğe Vurmak
- Hasta Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tutmak, Vurmak
- Savmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uzaklaştırmak, Defetmek, Kovmak, Savuşturmak, Atlamak, Geçirmek, Geçmek
- Oyulgalanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Birikmek
- Başöğretmen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müdür
- Münasebetsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saygısız, Aksi, Çirkin, Ters, Uygunsuz
- Zillet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alçalma, Aşağılık
- Terkip kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bileşim, Tümleme, Birleştirme, Takım
- Devamsızlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Süreksizlik
- Periferi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çevre, Kıyı, Uç
- Makbuz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alındı, Fiş, Kabız, Alıt
- Sunulan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Maruz
- Ermek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Erişmek, Kavuşmak, Yetişmek
- Rencide kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kalbi Kırılmış, İncinmiş
- Tahassun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sığınma
- Omuz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çiğin, Dal
- Entari kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Giysi, Kadın Paltarı
- Izrar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zarar Verme, Zarara Sokma
- Deney kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Deneyim, Tecrübe
- Adese kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mercek
- Hayın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hain
- Kötü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acı, Aşağı, Aşırı, Berbat, Çok, Döküntü, Duman, Fena, İbret, Kaba, Kaput, Kara, Kör, Melun, Nadan, Nahoş, Pis, Sıfır, Şer, Tehlikeli, Yaman, Yaş, Endişe Veren
- Ani kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Birden, Kıpıl, Apansız, Birdenbire, Ansızın, Bir Anda
- Çırçıplak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sivil
- İnkisar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlenme, Beddua
- Tevakkuf Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Durmak, Eğlenmek
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü