Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Methetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Övmek
- Alışılmış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mutat, Olağan
- Peş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arka, Art
- Sakın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekin, Zinhar
- Modernlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çağdaşlık
- Pistole kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Püskürteç
- Güveyi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Damat
- Tasallut kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sarkıntılık, Sataşma
- Kıstırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kapmak
- Arasız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sürekli
- Fukaralık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yoksulluk, Güçsüzlük
- İdam Cezası kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İdam
- Acmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acıkmak
- Naçiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değersiz
- Aşevi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Lokanta, Aşçı, Aşhane, Mutfak, Aş Ocağı, Yemekhane
- İnce İş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nakış
- Solunum kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teneffüs
- Gösteriş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Caka, Cila, Çalım, Fiyaka, Göze Girme, Kurum, Lüks, Nümayiş, Şan, Tumturak
- Gözcü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gözetmen, Nokta
- Konstellâsyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Takımyıldız
- Gayrikanuni kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yasa Dışı
- Aygıt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cihaz, Araç, Alet
- İşitmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Duymak
- Ağartmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beyazlatmak
- Emcik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Meme
- Dragon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ejderha, Büyük Yılan
- İstihlak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tüketim
- Gezme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Seyran
- Gövde kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beden, Cisim, Esas, Vücut
- Düşüt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşük
- Hanende kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Okuyucu, Şarkıcı
- Mahcubiyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Utangaçlık, Utanma, Sıkılganlık
- Şıpsevdi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayran Gönüllü
- Sosyalizm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Toplumculuk
- Hısım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akraba, Kohum, Dost
- Doğum kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mevlit, Tevellüt
- Motor kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Traktör
- Alavere Dalavere kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hile
- Şömiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gömlek
- Ayırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Seçmek, Tutmak, Yeğlemek, Açmak, Bölmek, Kesmek, Koymak, Saklamak, Sökmek, Üleşmek, Vermek
- Öncelemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Lanse Etmek, Takdim Etmek
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü