Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Triko kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Örgü
- Seccade kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Namazlık
- Boş Yere kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boşuna
- Cihannüma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kule
- Bağışık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muaf
- Makrama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Peçete
- Pul kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Para
- Cındır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çaput, Paçavra
- Teşmil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yayma
- Bahri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Denize Ait, Denizel, Denizsel
- Anıtsal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görkemli
- Sunulan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Maruz
- Yanaşma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tutma
- Kanıtlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İspat Etmek, İspatlamak
- Narkotik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uyuşturucu
- Karakterize Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nitelemek
- Oturmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İkamet Etmek, Geçmek, Göçmek, Kalmak, Kökleşmek, Yaşamak, Yerleşmek
- İcmal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gösterge, Özet
- İntizar Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beklemek, Gözlemek
- Gözü Kapalı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gözübağlı, Kör Körane
- Lakırdı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Söz, Laf, Konuşma, Boş Söz, Dedikodu
- Rakip kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hasım
- Pörsümüş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Porsuk
- İştirak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Katılım, Katılma, Ortaklaşma, Paydaşlık
- Feshetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dağıtmak, Kapatmak, Kaldırmak, Bozmak, Lağvetmek
- Egzotik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yabancıl
- Kefalet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kefillik, Zaminlik, Oğalık
- Kimsesizlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yalnızlık
- Zımni kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gizli, İçerik, Kapalı
- Yeryüzü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arz, Dünya, Küre, Zemin
- Dağıtıcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müvezzi; Distribütör
- Ümük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boğaz, Gırtlak
- İtaatli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uslu, Uysal
- Maske kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Peçe
- Estağfurullah kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aman Efendim, Rica Ederim, Öyle Söylemeyin, Utandırıyorsunuz Efendim
- Ünlü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Meşhur, Şöhretli, Bilinen, Namlı, Namdar, Şanlı, Anlı Şanlı, Sait, Sesli, Tanınmış, Vokal
- Yağmur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rahmet, Bereket, Bolluk, Çokluk, Siper, Yağış
- Kadın Berberi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kuaför
- Şahap kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akan Yıldız, Ağma
- Şirinlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sevimlilik, Tatlılık
- Hız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çaba, Gayret, Güç, Hüküm, Sürat, Şiddet, Takat, Yol
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü