Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Seccade kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Namazlık
- Memat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ölüm
- Et kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ten
- Geciktirme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tehir
- Hayır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Lütuf, İyilik, Fayda, Yarar, Sevap, İyi, Yardım; Yok, Öyle Değil, Olmaz
- Kasavet Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaygılanmak
- Maslahat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İstişare, İş, Mesele
- Akla Yatkın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Makul, Uygun
- Yayın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Neşriyat, Eser, Yapıt
- Cıvıtmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cıvık Olmak
- Vesile kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Neden, Fırsat, Tav, Anahtar, Bahane, Münasebet, Sebep
- Ongun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Verimli, Ağaç, Bayındır, Bol, Kutlu, Mesut, Mutlu, Totem, Arma, Bereketli, Feyizli, Mübarek
- Hayvan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yılkı, Döngül
- Ödence kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tazminat, Fariza, Vecibe
- Yonmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yontmak
- Yatkın Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaraşmak
- Takma Ad kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mahlas
- Çakı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cep Bıçağı
- Mizaçsız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rahatsız
- Terbiye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Edep, Eğitim, Görgü
- Geçici kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bulaşıcı, Eğreti, Muvakkat, Muvakkati, Öteri, Sari, Yaya, Yolcu
- Deni kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alçak (Kimse)
- Yapı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bina, Bünye, Kuruluş, Mimari, Örgü, İnşaat, Strüktür, Konstrüksiyon, Yol
- Resmiyetçilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bürokrasi
- Yeni Baştan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yeniden
- İfşa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açıklama, Yayma, Ortaya Dökme, Dile Verme
- Yanık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dokunaklı, Duygulu, Kebap, Yanmış, Kavruk, Acılı
- Muhabbet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sevgi, Yarenlik, Söyleşi, Dostça Konuşma
- Snop kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Züppe
- Yere Devrilmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşmek
- İnanma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aklı Yatma, Kanma, Emniyet, İtikat, Kanaat
- Atlanılmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Atlanmak
- Çit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çeper
- Öncelemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Lanse Etmek, Takdim Etmek
- Yüzden kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üstten, Sathi
- Ceza kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eziyet, Müeyyide, Yaptırım
- Ebr kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bulut
- O Vakit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Derken
- Vekâlet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bakmanlık, Vekillik, Bakanlık, Nazırlık, Yetkililik
- Tasma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Halta
- Aynı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eş, Benzer, Özdeş, Tıpkı, Özdeşi, Eşiti, Bir, Nüsha
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü