Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Temizlenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bitmek, Arınmak, Aklanmak
- Yurt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vatan, Memleket, Diyar, Dar, El, Emlak, İl, Konut, Mekân
- Müstafi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İstifa Eden, Çekilen
- Gayrimemnun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kırgın, Kızgın, Küskün
- Itır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Esans, Koku, Güzel Koku, Bur
- Çuğul kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Jurnal, Muhbir
- Düşünceler kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Efkâr
- Röfle kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gölge
- Flora kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bitkey
- Haşat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bitkin, Bozuk, Kötü, Yorgun
- Dönem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çağ, Devir, Devre, Fasıl, Yarıyıl, Zaman
- Getiri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Faiz, Kazanç, Ürem, Yarar
- Dört Dörtlük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Birlik, Mükemmel, Tam
- Ara Bulucu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aradüzelten, Vasıtacı
- Kolayca kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kolaylıkla, Kolay
- Arıklamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Süzülmek
- Ayal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karı, Eş
- Yaramaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çapkın, Haylaz, Hınzır, Haşarı
- Gömlek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Basamak, Derece, Göbek, İşlik, Kat, Kılıf
- Tercih Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yeğlemek
- Çiftçilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ziraat
- Mahlut kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karışım, Katışık
- İtham kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Suçlama, Suçlu Görme
- Acayip kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Garip, Tansı, Tuhaf, Şaşırtıcı, Yadırganan, Yabansı, Şaşılacak, Değişik, Abus, Antika, İbret
- Meselen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Örneğin, Söz Gelimi
- Mütefekkir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşünür, Düşünücü
- Keyfiyetsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Derme Çatma, Hakir
- Saygıdeğer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sayın, Muhterem
- Çete kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kuldur Destesi
- Politikacı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Siyasetçi
- Sındı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Makas
- Cıvıl Cıvıl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Canlı, Kalabalık, Neşeli
- Denetim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kontrol, Teftiş
- Davranım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Davranış
- Sulh kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Barış
- Rasathane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gözlemevi
- Rehabilitasyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İyileştirme
- İhtiyar Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaşlanmak
- Tenha kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Issız, Kuytu, Tek, Yalnız
- Mülayim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uysal, Yumuşak, Huylu, Yumuşak, Ilımlı, Uygun
- Lala kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dadı, Daye
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü