Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Peyzaj kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görünüm
- Sitabilizatör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dengeleyici
- Kanayaklı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çaresiz, Kadın, Yoksul, Zavallı
- Bandıra kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sancak
- Kasti kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kasten
- Menetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kadağan Etmek, Yasaklamak
- Yayan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yürüyerek, Ayakla, Bilgisiz, Naşir, Piyade, Yaya
- Şopar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Küstah, Şımarık, Yaramaz
- Köklemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayarlamak
- Zahmet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güçlük, Sıkıntı, Çile, Yorgunluk
- Sunma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arz, İkram, Takdim
- Hitabe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Söylev, Ayta
- Soysuzlaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozulmak, Yozlaşmak
- İzafe Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağlamak, Eklemek, İlave Etmek, Katmak, Yüklemek
- Avrat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eş, Hanım, Kadın, Karı
- Şehircilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kentçilik
- Katışıksız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arı, Halis, Has, Saf, Som
- Verimli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cömert, Dişi, Mahsuldar, Mübarek, Zengin, Bitek, Randımanlı, Mümbit, Müsmir, Verimkâr, Semereli, Çok Yazan, Velut
- Turne kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gösteri Gezisi
- Kellesinden Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ölmek
- Süslü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Süslenmiş, Bezenmiş
- Çim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alak Otu
- Bakıncak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nişangah
- Akçe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akça, Nakit
- Müstekreh kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İğrenç
- Seyretme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Temaşa
- Goygoy kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dilenme, Şakşakçı
- Cühela kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilgisizler
- Ayrıca kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hatta
- Nehari kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yatısız, Gündüzlü
- Neva kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ezgi, Ahenk, Nağme, Ses
- Kent kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Köy, Şehir, Kasaba, Site
- Ekstranet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dış Ağ
- Yavaş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hızlı Olmayan, Ağır, Asta, Alçak, Hafif
- Gön kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Deri, Kösele
- Tamirat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Onarım
- Terslenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Azarlanmak
- Müteyakkız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uyanık
- Yıprak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eski
- Olaysız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sütliman
- Siyahlaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kararmak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü