Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Boaz ile ilgili kayıtlı bilgi bulunamadı!
- Gidiş Yolu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güzergâh
- Kontra kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aksi, Karşı, Karşıt
- Havandeste kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Havaneli
- Umman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Talay, Okyanus
- Revizyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yeniden İnceleme
- Gön kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Deri, Kösele
- Etkili kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aktif, Canlı, Dokunaklı, Güçlü, Keskin, Kuvvetli, Müessir, Tesirli, Yanık, Yüksek
- Itır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Esans, Koku, Güzel Koku, Bur
- Arketip kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlkörnek
- Usturuplu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dakik, Dürüst, Münasip, Uygun, Ustalıklı
- Klasik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kökleşik, Alışılmış
- Hangi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ne
- Müezzin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ezancı
- Yanılma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Galat, Hata
- Hafriyat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kazı
- Kitabe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yazıt
- İçeri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gönül, Hapishane, Yürek
- Avize kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Asman, Çilçırak
- Cömert kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eli Açık, Verimli, Akı
- Kondu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gecekondu
- Romantik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Duygusal, Hissi, Coşkun
- Mahmur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uyuşuk, Baygın, Uykulu, Uyku Sersemi, Üzgün, Dalgın Bakışlı
- Yavrulamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doğurmak
- Siluet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karaltı, Gölge
- Ketum kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağzı Sıkı, Sırlı, Ağzı Pek
- İhtiyat Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sakınmak
- Öncül kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kılavuz, Öncü
- Düzülmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Koyulmak
- Berduş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başıboş, Serseri, Bozuk, Pis
- Dokunan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yapışık
- Sütun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kolon, Dergi, Direk, Duraç, Destek
- Şeffaf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Berrak, Saydam
- Tırı Vırı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aptal, Boş, Değersiz
- Göz Kamaştırıcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görkemli, Muhteşem, Parlak
- Tahkir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşağılama, Onur Kırma, Hakaret Etme, Küçükleme
- Üstelik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bile, Caba, Fark, Güçlü, Kuvvetli, Sağlam
- Talip kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İstekli, İsteyen, İstemci
- İmecilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İmece
- Milletvekili kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mebus, Vekil, Saylav
- Karşılıksız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cevapsız, Yanıtsız, Bedelsiz, Bedava, Fahri
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü