Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Tekerlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yuvarlamak
- Kımıldayan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oynak
- Zorlukla kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güç
- Çap kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aykırı, Bozuk, Dolaşık, Eğri, Ölçek, Kutur, Ölçü, Değer
- Bacanak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arkadaş, Dost
- Irgalanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sallanmak, Sarsılmak, Yalpalamak
- Dışarı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bayır, Hariç, Taşra
- Bayır Kuşu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çalı Bülbülü
- Meşebeyi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Korucu
- Kakırdamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kurumak, Ölmek
- Sebebiyet Vermek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Neden Olmak
- Perese kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Derece, Durum
- Transport kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aktarım, Taşımacılık, Nakil, Nakliyat
- Pikap kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Plakçalar, Kamyonet
- Diğeri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başkası, Öbürü, Öteki
- Bulutsuz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açık, Berrak
- Süpürmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çalmak, Kovmak, Tüketmek
- Uğursuz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kara, Meşum, Musibet, Şom, Düztaban
- Kirletmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Batırmak, Becermek, Lekelemek, Pislemek
- Ürün kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yapıt, Önüm, Eser, Hasılat, Mahsul, Meyve, Semere
- Yitik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kayıp, Zayi
- Kâmilen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büsbütün, Toptan, Hep Birden
- Mavracı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geveze
- Nadim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pişman
- Kâşif kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bulgucu, Bulan, Bulucu, Keşfeden, Açınlayıcı
- Sorumluluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boyun, Günah, Mesuliyet, Sorum
- Adlı Sanlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ünlü
- Ahvalat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vukuat
- Kontrol kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Denetçi, Denetim, Muayene, Nezaret, Yoklama, Denetleme
- Çamurlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kötülemek
- Koordinat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yerlem
- Aymazlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gaflet, Uyku
- Layık Görmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tenezzül Etmek
- Cebir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kuvvet, Zor, Baskı, Zorlama, Zorlayış; Matematik, Denklem Bilimi
- Kifayetsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yetersiz
- Koklamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kokmak
- Klostrofobi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kapalı Yer Ürküsü
- Mademki kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Madem
- Emir Vermek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Komut Vermek
- Mukayese kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kıyaslama, Karşılaştırma, Kıyas, Ölçüştürme, Oranlama
- Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Buyurmak, Görmek, Kılmak, Yapmak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü