Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Tehir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Erteleme, Geciktirme, Gecikme
- Beribenzer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alelade, Bayağı, Sıradan
- Yeniden kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tekrar, Tazeden, Gene, Yine, Bir Daha
- Kolektivizm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ortaklaşacılık
- Tahdit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mahdutlaştırma, Sınırlama, Çevreleme, Buçlama, Belli Etme, Belirleme
- Tamuğ kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cehennem
- İbra Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aklamak
- Uzunçalar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Longplay
- Rezillik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rezalet
- Tekre kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dolay, Çember, Etraf
- Hemsohbet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muhatap
- Yüğrük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çevik, Güçlü
- Seyrüsefer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gidişgeliş, Katnav, Trafik
- Yaya kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Piyade, Ayakla, Geçici, Yayan
- Tüymek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaçmak, Yayınmak
- Singin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıkılgan, Utangaç, Sindirilebilen, Hazmı Kaabil
- Otomobil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Araba
- Yararlanma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İstifade, Faydalanma
- Tavır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Davranış, Durum, Eda, Hâl, Tutum, Vaziyet, Gösteriş, Tafra
- Yürekten kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Candan, İçten
- Şatafat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gösteriş, Süs, Cafcaf, Lüks, Tumturak
- Havi Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İçermek, İhata Etmek, Kapsamak
- Şatafatlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gösterişli, Cafcaflı, Görkemli, Lüks
- Sahipsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İyesiz, Kimsesiz
- Caize kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bahşiş, Armağan, Azık
- Nem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Islak, Rutubet, Teril, Höt
- Pahalanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pahalılaşmak
- Kesim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlaşma, Bölge, Bölüm, Endam, Kesit, Kısım, Parça, Pazarlık
- Şaşkın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şaşırmış, Budala, Hindi, Sersem, Akılsız
- Tahsis Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açmak, Adamak, Ayırmak, Bağlamak
- Hay Küy kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şamata, Vaveyla
- Bal Özü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nektar
- Kanunvericilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yasama
- Molekül kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Madde
- Tefviz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İhale
- Büküm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kat, Kıvrım
- Vurgu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aksan
- Müstear kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Lakap, Takma
- Silgiç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Silecek
- Boyun Borcu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vecibe
- Acayip kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Garip, Tansı, Tuhaf, Şaşırtıcı, Yadırganan, Yabansı, Şaşılacak, Değişik, Abus, Antika, İbret
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü