Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Sosyolog kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Toplumbilimci
- Nevroz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sinirce, Sinir Sayrılığı, Sinir Hastalığı
- Beyazperde kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sinema
Doğrusu Beyaz Perde şeklinde yazılır.
- Cin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akıllı, zeki, Uyanık Kimse
- Vücut kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gövde, Beden, Cisim, Ten, Üst, Üzeri, Varlık
- İnak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nas, Dogma
- İstismarcılık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sömürücülük
- Fedakarlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özveri, Esirgemezlik
- Erkeklik Organı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kamış
- Dözüm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hoşgörü, Tahammül, Tolerans
- Doldurulma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İmla
- Nefer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Er, Kişi, Süer, Kimse
- Kılavuz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mürşit, Öncü, Rehber
- Zabıta kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tutanakçı, Kolluk, Polis
- Emirname kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Buyrultu
- Patates kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kumpir
- Radikal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kökten, Köklü, Kesin, Köktenci
- Vahşi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yabani, Yabanıl, Yaban, Yamyam, İlkel
- Yerleştirme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İskân, Düzen
- Fani kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ölümlü, Geçici, Kalımsız
- Muhataralı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tehlikeli
- Ekabir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büyükler, İleri Gelenler
- Aldatma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Al, Hıyanet, Şike
- Kuyu Anası kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öcü, Umacı
- Başıboş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Serbest, Hür, Kayıtsız, Avare
- Kâğıt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pusula, Tezkere
- Bükmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kıvırmak, Eğirmek, Katlamak, Yapmak, Eğmek
- Egemen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hâkim, Hükmeden, Hükümran
- Enfraruj kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kızılötesi
- Ermiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eren, Aziz, Evliya, Veli
- Takdimcilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sunuculuk
- Hatır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akıl, Durum, Gönül, Hafıza, Hâl, Kalp, Keyif, Sevgi, Yâd, Yâddaş, Zihin
- Nabız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşünce, Eğilim, Niyet
- Kısaltarak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kısa
- Payidar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kalımlı, Ölümsüz, Bengi, Kalıcı
- Betik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kitap, Mektup, Tezkere, Pusula
- Kip kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dayanıklı, Kalıp, Örnek, Sağlam, Uygun, Tıpatıp
- Hasbelkader kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rastlantı Sonucu Olarak, Tesadüfen
- Büyüteç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büyütücü, Lup, Pertavsız
- Yoldan Sapma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dalalet
- Çav kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Haber, Ses, Ün
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü