Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Soruturma ile ilgili kayıtlı bilgi bulunamadı!
- Düşünceler kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Efkâr
- Eğmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bükmek
- Montaj kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kurma, Kurgu, Takıştırma
- Yaklaşık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşağı Yukarı, Ortalama, Tahminen, Takribî
- İptal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Silme, Bozma, Çürütme, Hükümsüz Kılma
- Güç Kuvvet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hâl
- Zımbırtı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zırıltı
- Ufo kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uçan Teğre
- Necip kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Soylu, Doğuşlu, Temiz, Seçkin
- Salgın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bulaşıcı, İstila, Müstevli
- Düşkünlük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İptila, Merak, Zaaf, Zül
- Direktör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yönetici, Yönetmen, Müdür
- Batırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Banmak, Gömmek, Mahvetmek
- İtaat Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dinlemek, Ram Olmak
- Kerki kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Keser
- Geçiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geçilme, Geçme, İntikal, Transfer
- Hatırı Sayılır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oldukça Çok
- Durumunda kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yerinde
- Pomat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Merhem
- Kimsesiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fakir, Gariban, Garip, Öksüz
- Sayrımsamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hastalık Hastası Olmak, Temaruz Etmek
- El kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ahali, Aşiret, Baskı, Defa, Etki, Halk, İl, Kez, Memleket, Mülkiyet, Pençe, Ülke, Yabancı, Yönetim, Yurt, Ecnebi, El Âlem
- İbiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şapşal, Palyaço
- Sınırlanmış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağlı, Kısıtlı, Mahdut, Münhasır
- Dirsek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Makas
- Şehir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belde, Kent, Memleket, Büyük Kent, Şar
- Güman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şaibe, Şans, Zan
- Muhterem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hürmetli, Saygıdeğer, Sayın
- İmtizaç Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağdaşmak, Uyuşmak
- Mabut kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tapıncak, Tapı
- Nispeten kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oranla, Biraz, Göre, Oldukça, Yanında, Bir Dereceye Kadar, Şöyle Böyle
- Pratik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İşlevsel, Kullanışlı, Tatbikî, Teamül, Uygulamalı, Ameliye, Tatbik
- Bulanıklık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kesafet
- Gril kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Izgara
- Tapan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sürgü
- Tebligat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bildiri, Bildirimler, Bildiriş
- Asabilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sinirlilik
- Erinç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Huzur, Rahat, Dirlik
- Aşağılamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hakaret Etmek, Tenezzül Etmek, Tezellül Etmek, Boyamak
- Toygan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doğan
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü