Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Ufo kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uçan Teğre
- Saraka Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğlenmek
- Demonstrasyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gösteri
- Bilgili kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Malumatlı, Malumattar, Malumat Sahibi, Haberli, Agâh, Haberdar, Uyanık
- Yarın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sabah
- Sonratmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ertelemek, Tecil Etmek
- Ağırcanlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tembel
- Prömiyer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açılış, İlk Gösteri, İlk Sunum
- Kas kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Adale
- Forslu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güçlü
- Ayrım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayırma İşi, Fark, Sekans, Kıvrım, Tefrik, Başkalık, Alt Bölüm, Ayrılma Noktası
- Helak Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ölmek, Yok Olmak
- İlerici kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müterakki
- Hayatağacı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Soyağacı
- Muaşeret kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görgü
- Aylakçılık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Avarelik Aymak
- Tombullaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şişmanlamak
- Fotometre kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Işıkölçer
- Kemalizm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Atatürkçülük
- Seferi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yolcu
- Nakliyeci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taşımacı
- Kılçıklı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çapraşık, Karışık
- Nesilsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Soysuz
- Tutsu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vasiyet
- Türedi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zıpçıktı
- Günlü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tarihli
- Bezginlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Usanç
- Reçine kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Salgı Özdeği, Akındırık, Ağaç Sakızı
- Şavullamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Araştırmak
- Tasannu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yapmacık
- Sürmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uzatmak, Götürmek, Dokunmak, Bitmek, Çekmek, Çıkmak, Dökmek, Gitmek, Salmak, Serpmek, Sevk Etmek, Vurmak, Yaşamak, Yeşermek
- Yardımsever kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hayırsever
- Diriltme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İhya
- Titretmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sarsmak
- Muhafız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Koruyucu, Sakınan
- Civar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yöre, Havali, Mahal, Etraf, Ön, Yakın Yer
- İkinci Sınıf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değersiz, Sıradan
- Azmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gölcük, Bataklık, Taşkınlaşmak, Kirincimek, Hızlanmak, Kabarmak, Taşmak, Taşmak
- Maket kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Örnek, Taslak
- Kostik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşındırıcı, Yakıcı
- Namus Borcu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Borç
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü