Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Seyirlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görümlük
- Temelinden kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Esasen
- Şem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mum
- Elverişli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Makul, Müsait, Uygun, Yarar
- Kovboy kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sığırtmaç
- Sitoloji kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gözebilim
- Tımar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bakım
- Issız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tenha, Yaban, Sahipsiz
- Sihirbazlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büyücülük
- Farz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Baş Koşul, Tutma, Sayma, Allah Buyruğu
- Geçim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlaşma, Uyuşma, Maişet, Dolanma, Uyum
- Mecelle kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kitap
- Taşra kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eyalet, Kenar, Dış
- Fuar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Panayır
- Sitare kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yıldız
- Bölüm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büro, Çağ, Devir, Fasıl, Göz, Kesim, Kısım, Kol, Kürsü, Departman, Seksiyon
- Kartelci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tekelci
- Ünsiyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İletişim, Komünikasyon, Ahbaplık, Arkadaşlık, Alışkanlık
- Rastgele kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gelişigüzel, Kazara, Tesadüfen
- Tanıtma Yazısı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Jenerik
- Tekellüm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Konuşma
- Tazminat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ödence
- Tebarüz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belirme
- Enayi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Avanak, Budala, Giç, Ördek, Sarsak, Bön
- Ağartmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beyazlatmak
- Koordinasyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eşgüdüm, Alakalandırılma, Alakalandırma
- Binek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Binilen
- Kankurutan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Adaniotu
- Faul kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cerime
- Mecbur Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zorlamak
- Parkur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yarış Yolu
- Oyken kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akciğer
- Talih kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alın Yazısı, Baht, Devlet, Devran, Kader, Kısmet, Nasip, Sur, Şans, Uğur, Yıldız
- Kısım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bölüm, Hisse, Bölük, Kesim, Kol, Fasıl, Hizip, Parça, Takım
- Halihazır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şimdiki Durum, Bugünkü Durum
- Unmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Salah Bulmak, Mesut Olmak, Şifa Bulmak, Felah Bulmak
- Parasız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bedava, Hasta, Yoksul, Beleş, Züğürt
- Angaje Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağlamak
- Pahal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağır, Aksi, Hantal, Ters
- Yenme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Galibiyet
- İzhar Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açıklamak, Göstermek
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü