Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Saçma Sapan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Abuk Sabuk, Düşüncesizce
- Repertuvar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dağarcık, Oyun Listesi, Rol Listesi, Müzik Parçaları
- Yargıevi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mahkeme
- Terhis Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bırakmak, Terk Etmek
- Darülaceze kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşkünler Evi
- Akıcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akışkan, Sıvı, Akar, Kıvrak
- Erişkin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Olgun, Kamil, Kahil
- Şatafat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gösteriş, Süs, Cafcaf, Lüks, Tumturak
- Jupon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İçetek
- Tahnit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mumyalama
- Afal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şaşkın, Dağınık, Aptal, Sersem,
- Baytar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Veteriner
- Bahusus kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hele, En Çoğu, Özellikle
- Terfi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yükselme
- Bilgicilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Safsata, Sofizm, Safsatacılık
- Rejisör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yönetmen
- Daraba kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kepenk
- Yalın Kat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Basit, Üstünkörü
- Büzük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cesaret
- Gürültü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hengâme, Patırtı, Şamata
- Koruyuculuk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Himaye
- İttihat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Birleşme, Birlik Kurma, Bir Olma
- Musallat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tebelleş
- İçtimaiyat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Toplumbilim
- Dünyalık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mal, Mülk, Para, Servet
- Dört Kaşlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bıyığı Yeni Terleyen
- Islahat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Devrim, Düzeltme, İnkılap, Reform, İyileştirme
- Yekta kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tek, Eşsiz
- Düşmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yuvarlanmak, İsabet Etmek, İtibarsızlaşmak, Alçalmak, Alışmak, Atlanmak, Azalmak, Bulunmak, Değmek, Eksilmek, Gitmek, İnmek, Kapılmak, Rastlamak, Uğramak, Vurmak, Yağmak, Yakışmak, Yıkılmak
- Ders kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilgi Verme İşi, Çimke, Öğüt, İbret, Öğretici İz, İhtar, Muhazara
- Dekor kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görünüş, Manzara
- İklim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Diyar, Ülke
- Ray kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Demiryolu
- Baskül kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tartı, Kantar
- Dâhilen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İçten
- Aradan Kaldırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gidermek
- Teksir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çoğaltma
- Cerrah kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Operatör, Yarman
- Mübahase Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bahse Girmek, Tartışmak
- Muhit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çevre, Etraf, Hava, Ortam, Vasat, Yöre, Saran, Çevreleyen
- İzah Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açıklamak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü