Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Saltrmak ile ilgili kayıtlı bilgi bulunamadı!
- Glikoz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şeker
- Korteks kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kabuk
- Bukağı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Köstek
- Kitap kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eser, Yapıt
- Tasınlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tahmin Etmek
- İçe Dönük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kapalı, Karadinmez
- Tığ kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Biz, Kılıç
- Zıpçıktı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gafleten, Gözlenilmeden, Türedi
- İstihlak Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tüketmek
- Erk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İktidar, Kudret, Kuvvet, Nüfuz
- Palet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tırtıl
- Sufi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mutasavvıf
- Tasarlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tasavvur Etmek, Zihinde Kurmak, Düşünmek, Fikirleşmek, Kurmak
- Kır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beyaz, Çal; Sahra; Yazı
- Araştırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sormak, Soruşturmak, İncelemek, Tefahhus Etmek, Tetebbu Etmek, Çalışmak, Aramak, Deşelemek, Eşmek, Gözlemek, Karıştırmak, Kaşımak, Sormak
- Nevaî kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ezgisel
- Tokaç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Raket
- Zulmetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kıymak, Eziyet Etmek, İşkence Etmek
- Değerinde Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değmek
- Kasa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sandık
- Ehemmiyetsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Önemsiz
- Boğaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İmik, Kursak, İaşe, Dar Geçit, Yeme İçme, Gebe Hayvan
- Çıban kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Apse, Baş
- Vadetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Söz Vermek
- Demirbaş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Avadanlık, Envanter
- Hislendirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Duygulandırmak
- Dişli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güçlü, Arkalı, Koruyuculu
- Fukara kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Derviş, Fakir, Kembağal, Yoksul, Zavallı
- Şuur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akıl, Us, Bilinç
- Ayrımlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değişik, Farklı
- Oyunsal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dramatik
- Mekir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hile
- Popülarite kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tutulma
- Lüzumsuz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gereksiz
- İhlal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozma, Dokunma, Zarar Verme
- Bozuk Para kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozuk, Bozukluk
- Uyuşmazlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geçimsizlik, Anlaşmazlık, İhtilaf, Zıddiyet
- Kâşif kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bulgucu, Bulan, Bulucu, Keşfeden, Açınlayıcı
- Yakışma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tenasüp
- Bağışlama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağışlamak İşi, Affetme, Mağfiret, Gufran, Hibe Etme
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü