Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Revir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hasta Odası
- Hacim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oylum, Cirim
- Özlü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Veciz
- Sofa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gezinti, Hol
- Bir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bir Tek, Aynı, Müşterek, Yalnız, Eşit, Ancak, Benzer, Eş, Sadece, Tek, Vahit
- Çekik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Batık
- İzlev kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İşlev
- Fasikül kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cüz
- Heyecanlanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alevlenmek, Coşmak, Kaynamak
- Gülle kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kumbara, Kurşun, Mermi, Top Mermisi
- Çare kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Derman, Deva, İlaç, Merhem, Reçete, Tılsım, Çıkar Yol, Çözüm Yolu
- Fener kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Askı
- Tefrik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayrım, Ayırma, Ayırt Etme
- Kendi Kendine kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kendiliğinden
- Gözlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Araştırmak, Beklemek, Gözetlemek, İncelemek, İzlemek, Kollamak, Korumak, Müşahede Etmek, Tarassut Etmek, İntizar Etmek
- İnhiraf Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sapmak
- Zevat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Adam, Şahıs, Zatlar, Kişiler
- Katletmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öldürmek
- Meram kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Amaç, Gaye, İstek, Maksat, Erek, İstem
- Nevaî kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ezgisel
- Sonsal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aposteriori
- Şamdanlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şamdan
- Gündüz Seansı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Matine
- Temin Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bulmak, Elde Etmek, Sağlamak
- Özü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kendi
- Müteakiben kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ardından, Sonra, Arkadan
- Madik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dolap, Hile
- Vazifesiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görevsiz
- Salık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Haber, Tavsiye, Bilgi, Uçar
- İşlenmiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mamul
- Ahir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Son, Sonraki, Sonuncu, En Sonra, Sonunda, Sonra
- Parfüm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güzel Koku
- Makam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Orun, Ölçü, Huzur, Kat, Koltuk, Mesnet, Mevki, Post, Sandalye, Terane, Yer
- Azarlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekişmek, Abırlamak, Biabır Etmek, Çıkışmak, Darılmak, Haşlamak, Paylamak, Tanlamak, Terslemek
- Yar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uçurum, Yer Yarığı
- Göğüs kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağır, Döş, Meme, Sadır, Sine
- Kifayet Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Elvermek, Yetmek
- Müstamel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eski
- Koşul kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şart
- Kestane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şabalıt
- Rehine kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Girev, Tutak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü