Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Reprodksiyon ile ilgili kayıtlı bilgi bulunamadı!
- Alegori kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yerine
- İtilaf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uzlaşı, Anlaşma, Uyuşma
- Rönesans kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Diriliş
- Eğirmen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İğ
- Mühlet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mehil, Vade, Önel
- Şantör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şarkıcı (Erkek)
- Pozitif kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Artı Yük, Artı, Olumlu, Tanıtlanmış, Tanıtlı
- Kıyamet Günü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kıyamet
- Taksirat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kusurlar, Taksirler, Suçlar, Alın Yazısı, Günahlar
- İhtimal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belki, Olasılık, Şans, Belki, Ola Ki
- Bitmiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tamam
- Çör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hastalık; Şeytan; Diken
- Ulaştırma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Münakalat
- Amor kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşk
- Biz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tığ
- Viraj kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dönemeç, Büklüm, Dönme
- İlgi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alaka, Bağ, Dikkat, İlişik, İlişki, Nispet, Rabıta, Rağbet
- Kafatasçılık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Irkçılık
- Mahcubiyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Utangaçlık, Utanma, Sıkılganlık
- İka kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yapma
- Ameliye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eylem, Uygulama, İşlem
- Kesintisiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Durmadan, Tam
- İdaresiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tutumsuz, Yönetimsiz
- Dalkavukluk Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaltaklanmak
- Akıtmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dökmek
- Psikolojik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tinsel, Tinbilimsel, Ruhi
- Uyum kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ahenk, Düzen, Geçim, İntibak, Mutabakat, Uygunluk
- Fenomen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Olgu, Görüngü, Olay
- Tıp Kardeşi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hasta Bakıcı
- Egemenlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hâkimiyet, Hükümranlık, Buyruk, Hüküm
- Muztarip kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acılı, Acışmalı
- Sorun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dava, Dert, İş, Mesele, Problem, Sıkıntı, Durum
- İnatçı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aksi, Gâvur, İnat, Keçi, Direngen, Ayak Direyici
- Ehliyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yeterlik, Yetenek, Kabiliyet, Sürücülük Vesikası, Uzluk, Yetki
- Kılavuz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mürşit, Öncü, Rehber
- Müşteki kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şikayetçi, Yakınan, Sızlanan
- Omuz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çiğin, Dal
- Totem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ongun
- Kabil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Olası, Benzer, Cins, Gibi, Mümkün, Olabilir, Tür, Türlü, Olanaklı
- Bağışıklık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muafiyet
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü