Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Psikolojik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tinsel, Tinbilimsel, Ruhi
- Hışımlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kızgın, Sinirli
- Beşbıyık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muşmula
- Hemreylik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dayanışma
- Vücut kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gövde, Beden, Cisim, Ten, Üst, Üzeri, Varlık
- Yoksul kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fakir, Fukara, Çorak, Kembağal, Parasız, Sefil, Yetersiz
- Yanşak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geveze, Boşboğaz
- Marul kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kâhı
- Kaynatmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Konuşmak
- Kasıt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Erek, Amaç, İstek, Komplo, Maksat, Kötü Niyet
- Duygulu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hassas, Hisli, Yanık, İçli
- Embriyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dölüt, Oğulcuk
- Paspas kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayaksilen, Silecek
- Misafir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Konak, Konuk
- Tıkır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Para
- Kanaat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşünce, İnanç, Kanı, Kanıklık, Soğum, Yetinme, Doyum
- Pürizm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özleştirmenlik
- Yanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tutuşmak, Çabalamak, Parıldamak, Parlamak, Çok İstemek, Çabalamak, Çok Üzülmek, Çok Sevmek
- Telesmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acele Etmek, Aşıkmak
- Birkaç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Az, Az Sayıda, Çok Olmayan, Bir Niçe
- Mumluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şamdan
- Kandal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pranga
- Bütünü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hepsi
- Beddua kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlenme, Lanet, İlenç
- Daniska kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İyi, En İyi, Âlâ
- Meddah kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sözçatar
- Terslik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aksilik
- Onalmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şifa Bulmak
- Konvertibilite kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çevrilgenlik
- Cüz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Parça
- Kamera kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sınalga, Alıcı, Kameraman, Almaç, Kameriye, Çardak
- İzlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğlenmek, Gelmek, Görmek, Gözlemek, Gütmek, İncelemek, Koşmak, Kovalamak, Seyretmek, Takip Etmek, Tutmak
- Ayaktakımı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Lümpen, Parya
- Dikbaş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kasıntı
- O Zaman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı O Vakit, Onda
- Delil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dayanak, Emare, Gerekçe, İp Ucu, Kanıt, Rehber, İz, Kılavuz
- Boşluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eksiklik, Kofluk, Feza, Oyuk, Ara, Göz, Kesinti
- Nakliyeci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taşımacı
- Tediye Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ödemek
- Sıkı Fıkı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teklifsiz
- Hızlanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Süratlenmek
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü