Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Prens kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tigin
- Halat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Urgan
- Yağmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşmek
- Stand-By kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yedek, Destek, Bekleme
- Müptela Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alışmak, Düşmek
- Silgi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozan, Havlu, Öçürge
- Hadden Artık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşırı
- Makrama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Peçete
- Sulanmış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Islak
- Acılık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Felaket, Keskinlik, Kinayelilik, Meraret, Sertlik, Tüntlük, Uğursuzluk, Zehirlilik
- Yaslamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dayamak, Dayak Olmak, Söykemek
- Kertik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çentik
- Çolpa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beceriksiz, Hünersiz, Acemi
- İhlal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozma, Dokunma, Zarar Verme
- Mezoderm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ortaderi
- Kıl Payı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Neredeyse
- Sındırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kırmak, Parçalamak
- Yüzüstü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yüzükoyun
- Yavaş Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yavaşlamak
- Prenses kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kinz
- Serencam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akıbet
- Taşırı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fahiş
- Musallat Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sataşmak, Tutmak, Yapışmak
- Zararına kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zarar Ederek
- Berbat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kötü, Pis, Fena, Bozuk, Çirkin, Beğenilmeyen, Darmadağın, Bakımsız, Perişan, Viran, Döküntü
- Genç Erkek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çocuk
- Tat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Lezzet, Zevk, Çeşni, Haz, Dilsiz
- Sağlıklı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıhhatli, Dimdik, Doğru, Esen, Gerçek, Güvenilir, İyi, Sağlam
- Eşgüdümlü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Koordine
- Sadasız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ker
- Nakliye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taşıma
- Oyunbozan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mızıkçı
- Ödeme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İfa, Tediye
- Muvaffak Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başarmak
- Uğursuz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kara, Meşum, Musibet, Şom, Düztaban
- Dal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kol, Bölüm, Arka, Boyun, Branş, Budak, Çıplak, Ense, İhtisas, Omuz, Şube, Yalın, Birlik, Sırt, Düz
- Dilaver kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bahadır, Yiğit, Delikanlı
- Hâkim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Baskın, Egemen, İdare Eden, Söz Geçiren
- Denek Taşı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mihenk Taşı
- Miting kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Toplantı, Gösteri
- Çarpışmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Savaşmak, Vuruşmak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü