Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Muvaffak Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başarmak
- Sömürmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İstismar Etmek, Kullanmak
- Sefahat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğlence, Uçarılık
- Lup kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büyüteç
- Harmanlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karıştırmak
- Milletlerarası kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uluslararası
- Eğilmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Meyletmek, Yamulmak, Yatmak
- Kota kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sınırlama, Had, Norma
- Mürai kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İkiyüzlü, Alabık
- Müfrit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşın, Aşırı, İfratçı
- Müteselli Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Avunmak
- Düzbucak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dikdörtgen
- İhtilalci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Devrimci
- Fırlangıç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fırıldak, Topaç
- Şırakkadak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ansızın
- Nasılsa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Elbette
- İçgüdü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnsiyak, Şevki Tabii
- Sapılca kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sahan
- Görülmedik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fevkalade
- Tabakhane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sepi Yeri
- Hilat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaftan
- Dermatolog kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Deri Hastalıkları Uzmanı, Cildiyeci
- Yüzükoyun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yüzüstü
- Sıkıştırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kısmak, Kıstırmak, Tıkmak, Zorlamak
- Taşımak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekmek, Dökmek, Duymak, Giymek, Hissetmek, Kaldırmak, Katlanmak, Üstlenmek, Nakletmek
- Mekkare kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yük Hayvanı
- Nakışsız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bezeksiz
- İnanç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görüş, İman, İtikat, Kanaat, Kanı, Emniyet, Öğreti
- Biricik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tek, Yegâne
- Fraksiyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bölüngü, Bölüntü, Hizip
- Net kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açık Seçik
- Misil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Benzer, Defa, Eş, Kat, Kez, Miktar, Örnek, Benzeş
- Öksemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İstemek, Özlemek
- Donuk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mat; Uyuşuk
- Sühulet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kolaylık
- Vermek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayırmak, Bayılmak, Çevirmek, Dayamak, Görmek, Harcamak, Hasretmek, İletmek, Katmak, Lütfetmek, Ödemek, Satmak, Serpmek, Tespit Etmek, Uzatmak
- İzafiyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağlılık, Nispilik, Bağıntılılık, Görelilik, Rölativite
- Taksirat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kusurlar, Taksirler, Suçlar, Alın Yazısı, Günahlar
- Husye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Torba
- Gömülmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gark Olmak, Kaybolmak, Yok Olmak
- Kısaltmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Almak, Budamak, Kasmak, Özetlemek
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü