Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
stifa ile ilgili kayıtlı bilgi bulunamadı!
- Kifayetsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yetersiz
- Şehirli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kentli
- Hoyrat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Lakayıt, Selikasız, Kaba, Kırıcı Ve Hırpalayıcı
- Alım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekicilik, Cazibe, Çalım, Gurur, Hava, Kurum
- Eksperyans kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Deneyim
- Mesai kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çalışma, Emek, İş
- Sasıma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tefessüh
- Ünlü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Meşhur, Şöhretli, Bilinen, Namlı, Namdar, Şanlı, Anlı Şanlı, Sait, Sesli, Tanınmış, Vokal
- İp Ucu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Delil, Kelepin Ucu
- Yerinmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hayıflanmak, Acınmak, Teessüf Etmek, Pişman Olmak
- Çatışma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çarpışma, Kavga, Dek
- Ofis kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büro, Daire, Yazıhane, İşyeri
- Linol kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oyma
- Görevlendirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bırakmak, Göstermek
- Takdimcilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sunuculuk
- Meblağ kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tutar
- Sersemleşmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aptallaşmak
- Egzotik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yabancıl
- Baygın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bayılmış, Süzgün, Sevdalı, Aşık, Dökülmüş, Yığılmış
- Gerzek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geri Zekalı, Aptal
- Ant kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yemin, Ahit, Söz, Kasem
- Minkale kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İletki
- Kameriye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çardak
- Larp kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ansızın
- Yeterli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kâfi, Ehliyetli, Yerinde, Kifayetli, Ehil
- Resmiyetçilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bürokrasi
- Telaffuz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Söyleyiş, Söyleniş
- İkramiye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ödül, Mükâfat, Prim
- Çepine kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yanlama
- Gıybetçi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekiştirmeci
- Doğurmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kurtulmak
- Epeyce kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Epey
- Takılgan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muzip
- İndirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşürmek, Kapamak, Kırmak
- Mortlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ölmek
- Tuluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tulum
- Avukat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aklavcı
- Yazılma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kayıt
- Hayâsızlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Utanmazlık
- Mıh kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çivi, Mismar, Üvendire
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü