Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Paleograf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eskiyazıbilimci
- Dülger kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Marangoz
- İtaat Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dinlemek, Ram Olmak
- Düşerge kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kamp
- Kriko kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaldıraç, Kaldırıcı
- Enikonu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İyice, İyiden İyiye, Adamakıllı, İnce, Oldukça
- Yeterli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kâfi, Ehliyetli, Yerinde, Kifayetli, Ehil
- Kitapsaray kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kütüphane
- Isınamamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yadırgamak
- Mabude kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sevgili, Tanrıça
- Arazi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alan, Saha, Yer, Yeryüzü Parçası, Yerey, Toprak
- Hiçlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yokluk
- Yargılamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muhakeme Etmek
- Güçbeğenir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müşkülpesent
- Almanak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yıllık
- Özgürlük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hürriyet, Erkinlik
- Kırnak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cariye, Çevik, Güzel, Titiz, Halayık, Oynak, Çevik, Cilveli, Boylu Boslu
- Aydınlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vuzuh, Sarahat, Işık, Aydın, Berrak, Fer, Nur, Saf, Temiz, Vazıh, Ziya, Ziyalı, Gündüz
- Kaidesiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kuralsız
- Karşı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alın, Hakkında, Huzur, İçin, Karşıt, Kat, Muhalif, Mukabil, Nazır, Ön, Zıt
- Yıldırak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şimşek, Parıldayıcı
- Çekelez kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sincap
- Alkamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değerlemek, Ululamak
- Kıdem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bayrılık, Çoktanlık, Eskilik
- Hidrofor kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Subasar
- Zil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zeng, Zeng Sesi
- Toprak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arazi, Kara, Ülke, Zemin, Bölge, Tarla
- Kanıklanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yetinmek
- Denemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bakmak, Sınamak, Tecrübe Etmek
- Hissedar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Paydaş, Ortak, Paycı
- İstifçilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yığımcılık
- Destansı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Destani, Epik
- Alay Malay kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Birlikte, Gelişigüzel
- Tulum kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şişman, Tombul, Tüp
- Zevkli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hoş, Güzel, Beğenili, Leziz, Meraklı
- Kırat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değer, Düzey, Nitelik, Seviye
- Namına kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yerine
- Bitmeyen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sonsuz, Tükenmez
- Tarumar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Darmadağın, Dağınık, Karışık, Perişan
- Depozito kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnanca Akçası, Güvence
- Gazel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ceren
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü