Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Enikonu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İyice, İyiden İyiye, Adamakıllı, İnce, Oldukça
- Voleybol kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uçantop
- Alkış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tezahürat
- Memişhane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tuvalet
- Hinterland kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Everek, İçbölge
- Marjinal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uç, Son Birim, Aykırı
- Tanin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tınlama, Yankı, Çınlama
- Filo kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bit, Armada, Donanma
- Dikleşmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dikelmek
- Kulumak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozulmak, Çıldırmak, Delirmek
- Hoş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beğenilen, Güzel, Körpe, Leziz, Maskara, Matrak, Şirin, Yumuşak
- Yezit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hilekâr, Sahtekâr
- Alfabetik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Abecesel, Dizinsel
- Akıcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akışkan, Sıvı, Akar, Kıvrak
- Merdiven Korkuluğu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tırabzan
- Alabildiğine kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Azami
- Basak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Merdiven
- Kulluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karakol
- Pul kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Para
- Bimana kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saçma, Anlamsız, Yersiz
- Belirtmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tayin Etmek, Tebarüz Ettirmek, Tasrih Etmek, Açıklamak, Göstermek, Kaydetmek, Kesmek
- Kötürüm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oturak
- Soru kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sual
- Stopaj kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kesinti
- Otopsi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açma
- Yatırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bastırmak, Düzeltmek, Harcamak, Tevdiatta Bulunmak, Eğmek
- Düşerge kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kamp
- Zımba kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Delgeç, Delik, Delgi
- Moksa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yakı
- Dizdar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kale Bekçisi
- Bando kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mızıka, Takım, Topluluk
- Salmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bırakmak, Dökmek, Katmak, Koymak, Saldırmak, Sermek, Sürmek, Uğratmak, Yüklenek, Sarkıtmak
- Yakinen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İyice, Yakından, Gerçekten, Yakşıca
- Cinsiyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eşeylik
- Hızla kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çabucak
- Şikest kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Malul, Sakat
- Resen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doğrudan Doğruya, Kendiliğinden
- İktisat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ekonomi, Tutum
- Emirname kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Buyrultu
- Vicdansız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yüzsüz, Merhametsiz
- Vardırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Götürmek
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü