Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Neymiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güya
- Sosyalist kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Toplumcu
- Afet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yıkım, Bela, Kırım, Kıran, Felaket, Facia, Kıyamet
- Ekseri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çoğu, Genellikle
- Tahlil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çözümleme
- Kalmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Durmak, Geçmek, Konaklamak, Konmak, Oturmak, Tutmak, Yaşamak, Yetinmek
- Ön Söz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mukaddime
- Ağız Tadı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rahatlık, İyi Geçinme, Kemaliafiyet
- Mahiyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Asıl, Esas, Nitelik, Öz, Vasıf, İçyüz
- Ebabil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dağ Kırlangıcı
- Yapışkan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bulaşık, Tutkal, Yapıştırıcı, Zamk
- Diktafon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ünalga
- Mahlut kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karışım, Katışık
- Kapı Zengi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tokmak
- Müfret kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tek, Bireysel, Teklik
- Tutma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kesinti
- Ücret kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karşılık, Bedel, Eder, Vergin, Müzd
- Dehlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kovmak
- Böğürmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öğürmek
- Şatafat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gösteriş, Süs, Cafcaf, Lüks, Tumturak
- Çağdaş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Modern, Uygar, Çağcıl, Asri, Muasır, Hemasır
- Engellenmeyen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özgür
- Üzmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hırpalamak, İncitmek, Sıkmak, Yormak
- Sedimantasyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çökelme, Tortullaşma
- Maksimal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Azami, Maksimum
- Yeni kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cedit, Taze, Acar, Gıcır Gıcır, Henüz, Sıfır, Kullanılmamış, Nev
- Fırıldakçılık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dolandırıcılık
- Es kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akıl; Duygu; Esenlik
- Neoplazma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ur
- Borçlanma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İstikraz
- Pazarlık Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kırışmak
- İyi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hoş, Sağlıklı, Aşırı, Uğurlu, Hayırlı, Âlâ, Bol, Çok, Düzgün, Esen, Güzel, Hayır, Uygun, Yakşı, Yerinde
- Aslansütü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rakı
- Pratik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İşlevsel, Kullanışlı, Tatbikî, Teamül, Uygulamalı, Ameliye, Tatbik
- Orta kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ilımlı, Orantı, Tutarlı, Vasat
- Kamelya kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Japongülü
- Küçülmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Daralmak, Ufalmak
- Lağım Döşemi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kanalizasyon
- Gizletmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saklamak
- Ekecek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tohum
- Ay kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kamer, Mah
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü