Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Gizletmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saklamak
- Sıçanotu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arsenik
- Çekemezlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Haset, Zıddiyet
- Kursak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boğaz
- Okus Pokus kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dolap, Düzen, Hile
- Elçi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büyükelçi, Delege, Dünür, Görücü, Peygamber, Sefir, Yalvaç, Resul
- Yargıtay kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Temyiz Mahkemesi
- Taraf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cephe, Cihet, Kanat, Nazır, Semt, Veçhe, Yaka, Yan, Yer, Yön, Yöre, Yüz, Taman, Bölge,
Bölüm, Kat
- Cebin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alın, Korkak, Yüz
- Kesat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Seyrek, Durgunluk, Yokluk, Kıtlık
- Takdis Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kutsamak
- Takipsizlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İzlemsizlik
- Zahir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görünen, Açık, Belli, Elbette, Görünüş, Şüphesiz, Kuşkusuz, Meğer, Dış Yüz, Yardımcı, Arka, Destekleyen
- Buldozer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yoldüzer
- Oyuncak Bebek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kavırçak
- Servi Ağacı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Servi
- Hijyenik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sağlıklı, Temiz
- Feodalite kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Derebeylik
- Harabe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yıkıntı, Ören Yeri, Örenlik, Enkaz, Kalıntı
- Çömelmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çökmek
- Kuyumcu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zerger, Mücevherci
- Termosfer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Isıyuvar
- Öndün kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Avans
- Muahede kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Antlaşma
- Seyyare kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gezegen
- Ağırlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıkıntı, Ağırbaşlılık, Salmak, Baskı, Etki, Kalın, Külfet, Rehavet, Sorumluluk, Takı, Tartı, Yük
- Bağlanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sevmek, Alışmak, İlişmek, Tapmak
- Müsaade Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Lütfetmek
- Bayındırlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İmar
- Ayaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Soğuk Hava, Kuru Soğuk, Avlu, Açık Arsa, Işık, Aydınlık, Yıldız, Kel, Çardak, Balkon, Taraça, Tahtaboş
- Vatvat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yarasa
- Hasretini Çekmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özlemek
- Çitmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Birleştirmek, Çitilemek
- Aciz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güçsüzlük, Beceriksizlik
- Hayali kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşsel, Düşlemsel, Sanrısal, Muhayyel
- Sünepe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kılıksız, Uyuşuk
- Jartiyer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çorapbağı
- İnkisar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlenme, Beddua
- Enformatik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilgiişlem
- Reflektör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yansıtaç, Yansıtıcı
- Almaç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alıcı
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü