Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Mracaat ile ilgili kayıtlı bilgi bulunamadı!
- Bilimci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilgin
- Cebel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dağ; Sahipsiz, Boş Toprak
- Vekâlet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bakmanlık, Vekillik, Bakanlık, Nazırlık, Yetkililik
- Yaylak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Otlak
- Kanıtlama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İspat
- Avunma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teselli
- İkircim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tereddüt
- En kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arz, İşaret
- Toygar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çayır Kuşu
- Karşılaştırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Salıştırmak, Kıyaslamak, Mukayese Etmek
- Sığmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Girmek
- Asliye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Esas, Temel
- Övünç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fahir, İftihar, Kıvanç, Mübahat
- Ah kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlenme, Beddua, Kötü Dua
- Mükerrer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tekrarlanmış, Yinelenmiş, Yinel, Tekrarlı
- Üstat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ehil, Usta
- Ateşperest kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mecusi, Ateşe Tapan
- Sıcaklık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alev, Hararet, Isı, Sühunet
- Fesleğen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Reyhan
- Bitki kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nebat, Ösümlük
- Marul kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kâhı
- Tapa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tıkaç, Tıpa
- Düdük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaval
- Tabi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağımlı, Bağlı; Doğal, Saf, Katıksız; Elbette, Pek Açıktır Ki, Kuşkusuz
- Sülf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kükürt
- Naziklik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nezaket
- Kırılan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alıngan
- İkametgâh kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oturulan Yer, Konut
- Muhteviyat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İçindekiler
- Zulmet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karanlık, Zifiri
- Elkızı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eş, Gelin, Kadın
- Habis kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alçak, Soysuz; Tehlikeli, Kötücül, Kötü
- Sosyo kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Toplumsal
- İlave kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Katma, Ekleme, Ulama, Ek
- Celi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açık, Aşikâr, Parlak
- Kaşık Düşmanı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eş, Kadın
- Temrin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bacanma
- Kolera kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Veba
- Başyapıt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şaheser
- Tekke kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dergâh, Hapishane
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü